Osmanlı devrinde, ilkokuldan liseye, devlet okullarından hususi mekteplere, bunların askeri ve mülki olanlarından erkek ve kızlara mahsus bulunanlarına kadar pek çok mektep olduğu biliniyor.
Osmanlı Askeri
Prens Henry, gerek İstanbul’da gerekse Osmanlı topraklarındaki gezileri esnasında Osmanlı ordusunu yakından inceleme fırsatı bulmuştu. Bu müşahedeleri, bilahare ona bir dost meclisinde şu sözleri söyletecekti: “Osmanlı askeri, Avrupa askerinden üstündür.”
Osmanlı Devrinde Hacca Nasıl Gidilirdi?
Vasıtaların sadece binek hayvanlarından ibaret olduğu, teknolojinin hiç gelişmediği eski devirlerde hacca gitmek acaba nasıldı? Buyrun bunun cevabını hep birlikte arayalım…
Hayat Kurtarana Osmanlı’dan Madalya
Tahlisiye madalyası; yangın, sel, deprem gibi türlü felaketler veya birdenbire vuku bulan tehlikeler karşısında ölümle burun buruna gelenleri canını hiçe sayarak, varlığını ortaya koyarak kurtaranlara Osmanlı Devleti tarafından verilen bir madalya idi.
Van Gölü Canavarı Polemiği
Van Gölü Canavarı’nın 1889 yılında bir Osmanlı gazetesine manşet olmasıyla ilgili, dergimizin Ekim 2010 tarihli sayısında çıkan makalemiz yazılı ve görsel medyada büyük ses getirmişti.
“Dinî İlimler Mektebi” Projesi
1884 yılı sonlarında Sultan İkinci Abdülhamid, sadece dinî ilimlerin tahsil edileceği “Ulûm-ı Dîniye (Dinî İlimler) Mektebi” ismini taşıyan bir mektep kurmak istemişti. Bu mektebin İstanbul’un Gedikpaşa semtinde inşa edilmesine karar veren padişah, bir de nizamname (tüzük) hazırlanmasını emretti.
Van Gölü Canavarı
Şimdiye kadar hep bölge turizmini canlandırmak için uydurulmuş, aslı esası olmayan bir efsane gözüyle bakılan Van Gölü Canavarı’nın, bundan 121 yıl önce bir Osmanlı gazetesine manşet olduğunu biliyor muydunuz?
Osmanlı Mekteplerinde Karneler
Eskiden beri, okullarda karne günlerinde heyecan en üst seviyededir. Kimi öğrencinin gözü parlar heyecandan, kiminin ise kaçamak bakışlarına hafif bir terleme eşlik eder. İşte bu günler tarih boyunca böyle olagelmiştir.
“Ey Sultan Mehmed Korkma!..”
İstanbul’un fethine iştirak eden manevi rical, sadece Sultan Mehmed’in çevresinde bulunan ve ya Osmanlı ülkesinde yaşayan Allah dostlarından ibaret değildi şüphesiz. Göz açıp kapayıncaya kadar bir zamanda ta Türkistan taraflarından gelerek, yanındaki maneviyat ordusuyla fethin müyesser olmasına himmet eden büyük bir zat daha vardı…
“Osmanlıları Allah Daha Çok Seviyor!”
“Kur’an dedikleri kitaba karşı besledikleri saygı o kadar büyüktür ki, tertemiz olmadan, abdest almadan veya ellerine bir bez sarmadan ona dokunamazlar. Kitabı belden aşağı tutmazlar ve okunurken bütün dikkatlerini vererek dinlerler.