Sadrazam demek padişahtan sonra devleti temsil ve idare eden ikinci adam demekti. Sırmalı kaftanlara, murassa silahlara, güzel koşumlu atlara herkesten önce onlar layıktı. Ama demediler ki biz seferden geri dururuz. Bilakis, bırakınız savaşı çadırdan idareyi, bizzat kır atlarının üstünde yalın kılıç cenk ettiler. Bazısı gazi iken, bazısı da şehid düştüler…
Osmanlılar, tarih sahnesine çıkışlarından itibaren i‘lâyı kelimetullah uğruna Kafkaslardan Anadolu’ya, Balkanlardan Avrupa içlerine kadar seferler düzenlemişlerdir. 17. asrın sonuna kadar padişahlar da ordunun başında bu seferlere iştirakle muharebeleri bizzat idare etmişlerdir. Hatta çoğu gazi olmuşken Sultan Birinci Murad gibi cenk meydanında şehid düşmüş müstesna bir padişah da mevcuttur.
Yazının devamını Yedikıta Dergisi 95. sayısından (Temmuz 2016) okuyabilirsiniz.