Kültür Tarihi, Manşet, Osmanlı Tarihi

Eyüp Sultan Camii’nin İlk Mimarîsi Nasıldı?

İstanbul Eyüp Panoraması

Eyüp Sultan Camii ve Külliyesi, İstanbul’un fethinin hemen ardından Fatih Sultan Mehmed Han’ın emriyle inşa edilmiştir. Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) sancaktarı ve İslâm tarihinde müstesna bir yere sahip Ebû Eyyûb el-Ensârî (r.a.) Hazretleri’nin kabrinin yanında yükselen bu eser; medrese, cami, türbe, şadırvan ve hamam gibi yapılarıyla İstanbul’da inşa edilmiş ilk Osmanlı külliyesidir. İlk bânîsi Fatih Sultan Mehmed Han olan külliye, Osmanlı sultanları ve devlet adamlarının katkılarıyla yüzyıllardır çok kez tamir edilmiş ve genişletilmiştir. Bu müstesna yapı, inşa edildiği günden bu yana hem manevî bir ziyaretgâh hem de Osmanlı’dan günümüze İstanbul’un manevî kalbinin attığı yer olmaya devam etmektedir…

Sahabe-i Kiram’dan Mihmandâr-ı Resûl, Alemdâr-ı Cenâb-ı Resûl-i Bârî namıyla meşhur Hâlid bin Zeyd Ebû Eyyûb el-Ensârî (r.a.) Hazretleri’nin kabri etrafında; cami, türbe, hamam, medrese, hankâh, imaret, sebil, şadırvan ve önce medresede, daha sonra cami içinde hizmet veren kütüphaneden teşekkül eden Eyüp Sultan Külliyesi, İstanbul’daki Türk-İslâm yapısı olan ilk büyük külliyedir.

Haliç’in kıyısında, büyük sahabinin ismini taşıyan semtte kurulan bu mimarî şaheser, Fatih Sultan Mehmed Han’ın fermanıyla, İstanbul’un fethinin hemen akabinde Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) sancaktarı Ebû Eyyûb künyesiyle meşhur, Hâlid bin Zeyd’in (r.a.) kabri yanında, o İslâm büyüğünün ruhunu şad etmek için inşa edilmiştir. Hafız Hüseyin Ayvansarayî’ye göre cümle kapısı üzerinde bulunan dört mısralık kitabe, caminin inşa tarihini ifade eder:

Çün sekiz yüz altmış üç sâlinde bu
Câmii Sultan Mehemmed yaptı nev
Kâne hâzâ misle cennâti’n-naîm
Mecmaun lillâhi min-kavmi’t-tekav
863 (1458-59)

Eyüpsultan bölgesine muhteşem bir külliye kazandırıldıktan sonra burası Müslümanların ziyaretgâhı olmuş, hem kabristanlık hem de semt olarak büyümeye başlamıştır. 15. asrın ortalarından itibaren, Giovanni Andrea Vavassore’in (1510’lar), Matrakçı Nasuh’un (1530’lar), Salomon Schweigger’in (1578-80), Seyyid Lokman’ın (1584), Nakkaş Osman’ın (1580), Seutter’in (16. asır), Wilhelm Dilich’in (1600), Kâtib Çelebi’nin (1648), Melchior Lorich’in (1557-61) İstanbul’u gösteren çizimlerinde Eyüp Sultan Camii ve etrafında büyüyen mimarî yapıyı izlemek mümkündür.

Bir Cami İki Bânî

Fatih Sultan Mehmed Han’ın inşa ettirdiği Eyüp Sultan Camii, 1766 İstanbul depreminde büyük ölçüde hasar görür. Tamir edilmesine rağmen tahribatlar giderilemediğinden caminin yeni baştan inşasına karar verilir. 1798’de zemine kadar tamamen sökülen eski cami, 16 Ekim 1800 Perşembe günü tamamlanır ve Sultan Üçüncü Selim Han tebdil gelip camide öğle namazını kılar. 24 Ekim 1800 Cuma günü ise selamlık olup bugün Müslümanların ibadet ve ziyaret ettiği Eyüp Sultan Cami-i Şerifi tamamen hizmete açılır. Böylece Fatih Sultan Mehmed Han, Eyüp Sultan Camii’nin ilk bânîsi olurken; Sultan Üçüncü Selim Han da ikinci bânîsi olma şerefine nail olur.

Fatih Sultan Mehmed Han’ın inşa ettiği ilk Eyüp Sultan Camii günümüze ulaşmadığı için bu mimarî yapı hakkında bildiklerimiz çok kısıtlı olup daha çok Eyüp Sultan vakfiyesi, muhasebe kayıtları, arşiv vesikaları ile Evliya Çelebi ve Ayvansarayî’nin aktardıklarına dayanmaktadır.

Yazının tamamını Yedikıta Dergisi 199. sayısından (Mart 2025) okuyabilirsiniz.

Önceki MakaleSonraki Makale

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir