Meslek hayatına başlamasından itibaren farklı açılardan eğitim öğretim faaliyetleriyle ilgilenmeye başlayan Cevdet Paşa’nın en çok üzerinde durduğu konulardan birisi şüphesiz maarifin yaygınlaşması ve nitelikli kurumsal bir yapının oluşmasıdır. Bütün eserlerinde topluma faydalı olmak, insanların cehaletten kurtulmalarına vesile olmayı hedeflemiştir. Eserlerini telif gayesine bakıldığında onun bir dava adamı olduğu açıkça görülür…
Osmanlı Devleti’nde medresenin yanında yeni eğitim müesseseleri Tanzimat döneminde ortaya çıkmıştır. İlk defa 1839’da devlete memur yetiştirmek için orta seviyede Rüştiye Mektepleri (Mekteb-i Maarif-i Adliye ve Mekteb-i Maarif-i Edebiye) açılmıştır. Yaklaşık on sene sonra da nitelikli öğretmenler yetiştirmek için 16 Mart 1848’de Darülmuallimîn (Erkek Öğretmen Okulu) açılmıştır. Geçen sene 164. kuruluş yıl dönümü kutlanan Eğitim Fakültelerinin kökeni Osmanlı’nın Darülmuallimîn’ine dayanmaktadır.
Parlak bir tahsil gören ve memuriyetinin başlangıcından itibaren eğitim işlerinin içinde olan Ahmed Cevdet Efendi (daha sonra paşa), açılmasından kısa bir süre sonra, 2 Ocak 1851’de Darulmuallimîn’e müdür tayin edilmiştir.
Yazının devamını Yedikıta Dergisi Haziran (58. Sayı 2013) sayısından okuyabilirsiniz.