Osmanlı, zarafet ve nezaketle ilmek ilmek işlediği öyle bir medeniyet inşa etmişti ki bu medeniyetin merkezinde merhamet, başköşedeydi. İnsanın ihsan ile hayatın hasenat ile bir arada olduğu bir tasavvur; edeple gelenin lütufla ahiret yurduna vardığı asude zamanlar ve edebin “Edeb Yâ Hû!” ihtarına muhatap olmamakla ölçüldüğü mütevazı hayatlar, hep o kadîm Osmanlı gündelik hayatından yansıyan güzelliklerdi…
Adaletin Aydınlığında Ahlâk-ı Alâî
Ahlâk-ı Alâî, Türkçe olarak kaleme alınan ilk ahlâk kitabıdır. Kınalızâde, onu yazarken yüzlerce kaynaktan istifade etmiş, türlü görüşlere yer vermiştir. İlmi derin, manası engin, kelamı zengindir. O, her açıdan muhkem bir âbidedir…
Kenya’da Bir Padişah Şehri Sultan Hamud
Kenya’nın başkenti Nairobi’ye 150 kilometre uzaklıkta bir şehir var. Adı “Sultan Hamud.” Sultan Hamud şehrini ilk tespit eden, 1950’li yılların meşhur gazetecilerinden Hikmet Feridun Es’tir. Es, Kenya’da gezerken öğrendiği Sultan Hamud isminin peşine düşer ve ismin nereden geldiğini araştırır. Şehir sakinlerinin verdiği malumat, oldukça enteresandır…
Boğaz’ın İhtişamlı Süsü Saltanat Kayıkları
Yeryüzünün en güzel boğazına sahip İstanbul şehrinin kayıkları da bu güzellikten nasibini almıştır. Özellikle hünkâr ve ailesine ait saltanat kayıkları, âdeta suda yüzen saray gibiydi. Süsleme, dokumacılık ve oymacılık sanatının müstesna örnekleri bu kayıklar, gövde yapısı ve zarafetiyle devrinin ihtişamını yansıtırdı. Hakeza İstanbul’u ziyaret eden seyyahlar, Boğaziçi’nin güzelliğini anlatırken her zaman kayıkları başköşeye koymuşlar; ressamlar da tuvallerinin en güzel köşelerini bu kayıklara ayırmışlardır…
Bir Ağaç İle Taşın 300 Yıllık Hikâyesi
İstanbul’un çeşitli köşelerine serpilmiş, dalları bulutlara kavuşmak istercesine göğe doğru yükselmiş ulu çınarlar… Koca bir devletin canlı âbideleri gibi hâlâM ayakta duruyorlar. Bugün bu ağaçlardan bazılarının izi kalmasa da bu yazımızda, yaşayan bir tanesinin; taşlı çınar efsanesinin hikâyesini aktaracağız…
Satır Aralarındaki Hayatlar Osmanlı’da Kasaplık
Yemesinde içmesinde, hayatının her bir zerresinde, İslâm’ın kaidelerini benimsemiş olan ecdat, kasaplık ve et hususunda da oldukça hassastı. Zira helâl …
Karaman Hatuniye Medresesi
Karaman; bugünlerde Orta Anadolu’da, tarihî sokakları, kalesi, camileri, medrese, kümbet ve virane çeşmeleri ile ayakta durmaya çalışan kadîm bir şehirdir. Şehrin bugüne ulaşan mahzun yapılarından biri de Karamanoğlu Beyliği devrinde Melek Hatun tarafından yaptırılan Hatuniye Medresesi’dir…
Serez Kütüphanesi’nin İstanbul’a Taşınma Serüveni
Müslümanlar, Rumeli topraklarından Anadolu’ya dönerken, çok az şeyi kurtarabildiler. İşte, onlardan biri de Serez Kütüphanesi’ydi…
İslâm Medeniyetinin Zirve Şehri Bağdat
İslâm şehirciliğinin en güzel numunelerindendir Bağdat. Bir şehirden çok daha fazlası, Orta Zaman’ın en ihtişamlı beldesidir. Medeniyet merkezi olmanın gerektirdiği bütün özellikleri, bünyesinde taşımıştır. İlmin, bilimin, irfanın kalbidir. Bağdat’ı gören gözler, onun güzellikleri karşısında “Tüm dünya sanki onun karşısında çöl gibidir.” demişlerdir…
Daha Kaliteli Daha Üstün Osmanlı Tüfekleri
Ateşli silahların icadından sonra, yeni bir silah olarak ortaya çıkan tüfekler, kısa süre sonra Osmanlı ordusunda görüldü. Osmanlılar, bu yeni icadı kendilerine has bir tüfek türü olarak geliştirdiler.