Sultan Abdülhamid’den Siyaset Dersi

Bundan 120 küsur yıl, 1. Dünya Savaşı’ndan 23 yıl önce Sultan İkinci Abdülhamid Han’ın başbakanlığa hitaben kaleme aldığı muhtırası, hem yakında patlayacak olan büyük savaşın hem de Osmanlı bürokrasisinde hâkim zihniyetin şifrelerini ortaya koyması bakımından oldukça önemli…

El Turco

Suriye ve Lübnan’dan başlayarak Güney Amerika’nın kalabalık şehirlerine uzanan büyük göç dalgasının hikayesi tüm ihtişamıyla tarihin kıvrımlarında kaybolurken, “El Turco”, bu hazin göç yolculuğunun sonunda kimliklerini yitiren Osmanlı vatandaşlarına verilen isim olmuştu.

Türkistan’dan İstanbul’a Bir Şehadetin Hikayesi

Rusların Türkistan bölgesinde hâkimiyet kurma faaliyetlerinin başladığı yıllarda halk, sıradan bir pamukçu ustasının oğlunun yanına toplanarak bu mezalime karşı durmuştu. Aynı zamanda bir mutasavvıf olan Dükçi Îşân, devrin halifesi Abdülhamid Han’la da irtibat kurmuştu…

Nısf-ı Cihan İsfahan

Hz. Ömer (r.a.) devrinde fethedilmişti. Selçukluların başşehri, Harzemşahların, Timurluların ve Safevilerin gözdesiydi. Etrafı atla bir günde dolaşılabilirdi. Hem “yüz kapılı şehir”di, hem “nısf-ı cihan” ve “nakş-ı cihan”… Yani dünyanın yarısı ve dünyanın süsü. Tarihçiler ve seyyahlar onun zikrinden müstağni değildi; biz de olamadık…