Şimdi bu dönüşümün ortasında, eski ve yeni Trabzon arasında bir köprü kurarak; anılarımı ve şehri, yeni hâliyle kabullenmeye çalışıyorum. Değişime rağmen değişmemeye gayret eden Trabzon’un tarihî güzelliklerine tutunarak…


Şimdi bu dönüşümün ortasında, eski ve yeni Trabzon arasında bir köprü kurarak; anılarımı ve şehri, yeni hâliyle kabullenmeye çalışıyorum. Değişime rağmen değişmemeye gayret eden Trabzon’un tarihî güzelliklerine tutunarak…

İstanbul’un kayıp yıllarından birinde sıcak bir Eylül gününde, ihtişamlı bir yapının önündeyim. Yüksek merdivenleri ağır ağır çıkarken yılların verdiği yorgunluk …

Birisine ikramda bulunulacağı zaman, tepsiler yardıma yetişir. Bu sefer tepsideki ikramlık, bir kahve yahut tatlı değil, İstanbul’un ta kendisi…

Panoramik gösterimin mucidi ve patent sahibi Robert Barker ile küçüklüğünden beri panorama resimleri yapan oğlu Henry Aston Barker, dünya şehirlerine daha geniş açıyla bakmamızı sağladılar.

Şehrin güzelliğine doyamayanlar onu eşyaya taşımışlar. Kadim İstanbul, yalnızca taş binalarda değil, ince işçilikle bezeli porselen tabaklarda, zarif fincanlarda, şerbetliklerde yahut heybetli vazolarda hayat bulmuş.

Yedikıta dergisi olarak “Yerinde Tarih” düsturuyla pek çok ülkeye gittik. Farklı şehirleri ziyaret ettik. Basında ilk defa yayınlanan mekânlara, fotoğraflara, videolara imzalar attık. Zira biraz da -hatta fazlaca- bu demekti Yedikıta. İsmi ile müsemma bir şekilde, dünyanın farklı coğrafyalarında, tarihin saklı kalmış taraflarını, açığa çıkarma gayemiz yıllardır devam ediyor.

Padişahlar, paşalar, hanım sultanlar için şehirleri ilmek ilmek işleyen mimarımız, kendi adına da bir hayır eser yaptırmıştı elbet. Türbesine veda edip bu yazının vesilesi Mimar Sinan Mescidi’ne yol alalım…

Size bir yerden bahsedeyim. Dünya haritasında küçük bir nokta, ancak İslâm tarihindeki yeri devasa bir kasabadan. Azın çoğa üstün geldiği, …

Hayal edin! 1950’lerin başında Kısıklı’dan bindiniz tramvaya… Yolculuğunuz, Üsküdar Meydan’a. O hafif eğimli tatlı rampadan aheste aheste iniyor vatman efendi. Paraya kıyıp birinci mevkiden aldığınız pencere kenarı deri koltuktan, hayalini kurduğunuz mesut İstanbul manzarasını seyrediyorsunuz…

Şüphe yok ki İstanbul başlı başına bir güzellik âbidesi. Bir de üzerinde zamanın hikâyelerini taşıyan taş şahitleri var bu şehrin.