Harun Tuncer

Ahterî ve Lügati

Muslihiddin Mustafa, nâm-ı diğer Ahterî, meşhur fıkıh ve dil âlimlerindendi, ayrıca lügatçiydi. Neredeyse 500 yıl önce (1545) bir Rebiulevvel gecesi tamamladığı lügat kitabı Ahterî-i Kebîr’i bugün hâlâ kullanılmakta…

Uçma Vecihi Bey!

Adı gibi kendisi de “hür”, müteşebbis ve fakat hemen her deha gibi bir köşede sıkıntı, keder, yalnızlık ve tabi borç İçinde ölüp giden bir kahramandı Vecihi Bey; her türlü meşakkat ve engele göğüs geren “hür bir kuş ”tu…

Bir Dostluk Hikâyesi Osmanlılar-Macarlar

“Macarlar Tuna üzerinden Osmanlı’ya el uzattıkları gün Pan-slavizm fikrini yayanlar dünyanın dört bir yanında Osmanlılık aleyhine etmedik hezeyan bırakmazlardı. Avrupa’da bu yalanları reddedip Osmanlılara yardım elini ilk uzatanlar o mert oğlu mert Macarlar olmuştur.”

Arnavutlar da Benim Evladım!

“Haiz olduğum hilafet-i kübrâ münasebetiyle, hepinizin de pederi bulunduğum, rahat ve huzurunuza herhangi bir zarar ve noksanlık gelmemesi için uykumu, rahatımı ve nefsime hoş gelen şeylerin tamamını terk ettiğim teslim olunan hakikatlerdendir.”

Sultandan Ahmed Midhat Efendi’ye Siyaset Dersi

“Tercümân-ı Hakikat gazetesinin imtiyaz sahibi efendi; eğer Osmanlı ve babası Ahmed, anası Fâtıma olup da dini de İslâm ise ve hele sabahleyin uykudan kalktığı zaman minarelerin üzerinde müezzinleri görüp ‘Essalâtü hayrun mine’n-nevm’ diye nidalarını işitmek ve torunları mezarlarının da Osmanlı Hükümeti’nin başşehri İstanbul’da olmasını arzu ediyorsa İslâm kamuoyunu şu noktaya toplar.

Okumak ve Tarih

Okumak yalnız göz gezdirmek, göz ucuyla kelimeler üzerinde kayıp gitmek değil; okumak derin derin düşünmek demek; gözün gördüğünü kalbin de görebilmesi, onu sindirmesi ve derunîleştirmesi demek…