İngiliz Doğu Hindistan Şirketi, pek çokları için modern anonim şirketlerin anası olarak görülür. Sömürgecilik ile kapitalist ekonomi arasında bir sıçrama taşıdır. Ancak, kâr elde etme uğruna yaptığı işler ve telafisi mümkün olmayan yıkımlar, onu sömürgeciliğin kara kutusu hâline getirdi. Gelin bu kara kutuyu birlikte açalım…
Boğaz’ın İhtişamlı Süsü Saltanat Kayıkları
Yeryüzünün en güzel boğazına sahip İstanbul şehrinin kayıkları da bu güzellikten nasibini almıştır. Özellikle hünkâr ve ailesine ait saltanat kayıkları, âdeta suda yüzen saray gibiydi. Süsleme, dokumacılık ve oymacılık sanatının müstesna örnekleri bu kayıklar, gövde yapısı ve zarafetiyle devrinin ihtişamını yansıtırdı. Hakeza İstanbul’u ziyaret eden seyyahlar, Boğaziçi’nin güzelliğini anlatırken her zaman kayıkları başköşeye koymuşlar; ressamlar da tuvallerinin en güzel köşelerini bu kayıklara ayırmışlardır…
Mekke-i Mükerreme’yi Kudüs İle Takas Kimin Planıydı?
Keşifler Çağı da denilen, Batı’nın, Doğu’nun zenginliklerini “sömürme” keşiflerini, Portekizli denizciler başlatmıştı. Papalığın teşvik ve desteğiyle yola çıkan denizciler, Hint sahillerine gelerek ilk hedeflerine ulaştılar. Lakin asıl gayeleri, Kudüs’ü işgal etmekti. Bunun için türlü yollara başvurmuşlar, hatta önce Mekke-i Mükerreme’yi elde ederek Kudüs ile takası dahi düşünmüşlerdi…
Tarih ve Maneviyat Dolu Kastamonu
Hep duyduğumuz ancak tanıma imkânı bulamadığımız yerler vardır ya! İşte Kastamonu, çoğumuz için bu durumu ifade eden şehirlerden sadece biri. Tarihî mirası, insanı içine alan tabiatı ve yoğun manevî havası ile mütevazı, içinde bir o kadar da zenginlik barındıran kadîm şehrimizle tanışın…
Uçan Kuşa Taş Atılmaz!
İnsanoğlunun uçuş macerası, çok eskilere uzanır. İlk akla gelen Hezarfen’dir ancak daha evveli de vardır. Kimi kanat çırparak kimi de füzenin fitilini ateşleyerek kendisini gökyüzüne yükseltti. Uçmanın tarihî serüvenine bir göz atmaya ne dersiniz?..