Osmanlı’nın başşehri İstanbul’da, Kapalıçarşı’da şekillenen sahaflık geleneği bir süre Beyazıt Sahaflar Çarşısı’nda devam etmiş, ardından Beyazıt, Beyoğlu ve Kadıköy gibi ilçelerde örgütlü bir halde devam edegelmiştir.
Afrika’nın İlk Osmanlı Mektebi Bugün Kulüp Olarak Kullanılıyor!
Osmanlılar, kendilerinden kilometrelerce uzağa, Güney Afrika’nın en uzak noktasına İslamî ilimleri öğretmek maksadıyla bir temsilcisini, Ebubekir Efendi’yi yollamıştı.
OSMANLI’NIN HAC GÖREVLİLERİ
Günümüzde kutsal topraklara yapılan ziyaretler, tecrübeli rehberler sayesinde hem daha sağlıklı yapılıyor hem de yapması gereken ibadetleri tam olarak bilmeyenlere büyük kolaylıklar sağlıyor. Peki Osmanlı devrinde de hacılarla ilgilenen, onlara yol gösteren günümüzün rehberleri hükmünde kılavuzlar var mıydı?
OLİMPİYAT BİR OYUN MU?
Olimpiyat oyunları modern manada ilk olarak 1896’da Yunanistan’da düzenlenmişti. İlk defa 1906 yılında oyunlara davet edilen Osmanlı Devleti resmi olarak oyunlara katılmayı reddetmişti… Günümüzde de devam ettirtilen olimpiyat geleneği acaba sadece bir oyundan mı ibarettir?
CHENGDU’DA KÜLTÜR VE SANAT
Sichuan Eyaleti’nin Başşehri, aynı zamanda Çin’in dördüncü Büyük şehri olan Hindu’da yapılan Kültür Ve Sanat festivaline BİR heyet olarak Katıldık. Festival organizasyonları Ve Sergilere olan İLGİ Ve Merak Kadar, Bizim Klasik Sanatlarımız olan alaka da Bizi oldukça şaşırtmıştı…
Diyarbakır’dan Bağdat’a Kelekle Seyahat
Fırat ve Dicle nehirleri başta olmak üzere, Mezopotamya’da akarsu ulaşımında kullanılan vasıtaların en eskilerinden birisi, bugün unutulmaya yüz tutmuş olan “kelek”lerdir. Kelekler koyun, keçi veya sığır derilerinden yapılan tulumların bir araya getirilip bağlanması ile ortaya çıkan sallardır…
OSMANLI DEVLETİ’NDE MÜZECİLİK
Fatih Sultan Mehmed Han Topkapı Sarayı’nı yaptırırken saray surları içinde kalan Aya İrini Kilisesi’ne cebecilerden bir kısmını yerleştirerek burayı sarayın silah ambarı haline getirmişti. İç cebehane olarak adlandırılan bina 1726’da Sultan Üçüncü Ahmed Han’ın emriyle tamir ve tanzim edildikten sonra gezilebilecek hale getirildi.
Suriye’de Müslüman Olan 100 Bin Nusayrî
Ortadoğu’da varlığını sürdüren Nusayrî, Dürzi ve yezidi gibi gruplar, 19. yüzyılda Batılı devletler ve Amerika’nın dikkatini çekmişti. Fransızlar, Ortadoğu’da kendi menfaatlerine hizmet edecek Katolik ve Marunî azınlıkları, İngilizler de Dürzi ve Nusayrî taifesini kendi yanına çekmeye başlamışlardı. Bu sömürü sistemine karşı Osmanlı da boş durmamıştı…
Eskiden Çevreyi Kirleten Asılırdı!
Çevre kirliliği özellikle asrımızda korkunç bir felaket halini aldı. Bu felakete mani olmak üzere çevrenin temiz tutulması meselesinin her devirde insanlar arasında önemli bir konu olduğunu ise tarihî kaynaklardan öğrenmekteyiz. Çevrenin temiz tutulması hususunda Osmanlı Devleti devrinde de gerekli hassasiyeti göstermeyenlere çeşitli cezalar verilirdi…
İslâm Medeniyetinde Takvimler
Müslümanların ibadet vakitlerinin Güneş’in konumuna ve ay’ın evrelerine göre belirlenmesi sebebiyle, ilim adamları ay ve Güneş hareketlerini ilgi ile takip etmişlerdir. Bu husustaki araştırma ve çalışmalar zamanla Müslümanları vakit hesaplamalarında ileri bir seviyeye getirecek ve astronomide öncü bir rol oynamalarını sağlayacaktı…