Temel maksadı Osmanlı Devleti’ne devlet adamı yetiştirmek olan Enderun, Osmanlı’ya has, muadili olmayan yüksek tahsil okulu olup bir nevi saray …
Son Sultanın Son Köşkü
Saltanat lağvedilmiş, Sultan Vahdeddin türlü iftiralar ve dedikodularla en ağır ithamlar karşısında bırakılmıştı. Bunu yapanlar, evladı olarak gördüğü kendi tebaasıydı. …
Sarayın Mutfağından Geçinenler
“İnsan, ihsanın kuludur.” derler. El-hak doğrudur. İnsan iyilik gördüğü yere meyleder, sevgi gösterir ve hatta itaat eder. Bazen o dereceye …
Osmanlı’da Yetiştirilen 7 Lâle Çeşidi
Bugün pek çoğumuzun sadece ismini duyduğu lâlenin Osmanlılar zamanında geliştirilmiş binlerce çeşidinin olduğunu biliyor muydunuz?
Sultanı Savunmak
“Bundan 20 sene önce, birkaç kez Sultan Abdülhamid’e yaklaşmak fırsatı bulmuştum. Daha önce söylediğim gibi şimdi de ifade edeyim ki, Sultan Abdülhamid asla ve kat‘â Batı’daki yazar müsveddelerinin ‘Kızıl Sultan’ dedikleri zalim despot olmamıştır…”
Silistre Nasıl Ayağa Kalktı?
Ruslar Silistre’de cami, medrese, mektep demeden asırlardır biriken kültür değerlerimizi yerle bir etmişti. Moskof yaralarının sarılmaya başladığı o günlerde Sultan İkinci Mahmud, Silistre’nin yeniden ihya edilmesine önderlik etmişti…
Ayasofya Çukurçeşmeleri
Çukurçeşmeler, 16. asır İstanbulu’nda büyük ihtimalle de ekserisi Mimar Sinan tarafından yapılmış, özellikli yapılardı. Bunların Ayasofya ve Sultanahmet civarında yoğunlaştığı söylenebilir. Nitekim son yıllarda, Ayasofya’nın hemen önünde, on yıllardır üzerinden gelip geçtiğimiz ama hiç haberimiz olmayan yeni bir çukurçeşme keşfedildi…
Çanakkale Boğaz Köprüsü
Çanakkale Boğazı’na bir köprü düşüncesi tarih boyunca var olmuştu. Bunlardan bir kısmı sadece düşüncede kaldı, çok az kısmı proje merhalesine gelebildi. Osmanlı’nın son devrinde hükümete sunulan bir proje, aslında Çanakkale Boğazı’na yapılacak bir köprü ve entegre demiryolları ile İstanbul’u İzmir’e bağlamayı hedefliyordu.
Kâbe-i Muazzama’dan Önceki Kıblemiz Kudüs’ün Fethi
Yeryüzünün ikinci mescidi, Müslümanların ilk kıblesi Beytü’l-Makdis yani Mescid-i Aksa’nın bulunduğu mukaddes belde Kudüs’ün İslâmiyet’le tanışması Asr-ı Saadet’e uzanır.
“Kazıyın Osmanlı’yı”
Sahip Çıkamadığımız Miras:
Tuğraların ve kitâbelerin kazınmasına dair kanun Haziran 1927’de Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girer. Yeni idare, Osmanlı’dan kalma kitâbe ve tuğraların resmî daireler ve mektepler üzerinden kaldırılmasını istemektedir.