Tahta çıkan padişahın annesine, Valide Sultan denirdi. Onlar sadece padişah annesi değildiler. Aynı zamanda cihanın idare edildiği, padişahın evinin en yetkili kişileriydiler. Şehzadelerinin donanımlı yetişmesine gayret gösteren Valide Sultanlar, yaptırdıkları hayır eserleriyle de Osmanlı mülkünü süslemişlerdi. Osmanlı’da Valide Sultanlık müessesesini ve Valide Sultanlar hakkında merak edilenleri, kıymetli okuyucularımız için kaleme aldık…
Asırlar boyunca yeryüzünde kurulan binlerce devlet içerisinde; idarî ve adlî teşkilatı, kültür ve medeniyetiyle, sosyal ve iktisadî yapısıyla Osmanlı Devleti’nin şüphesiz ayrı bir yeri ve ehemmiyeti vardır.
Tarihin kaydettiği en muazzam devletlerden biri olan Osmanlılar, altı asır boyunca otuz altı padişahla kıtalara adaletle hükmetmeyi başarmıştır. 1900’lü yıllarda Haremeyn’de yaşayan Muhammed el-Emin el-Mekkî, “Mevcudatın iftiharı Hazret-i Resûl-i Ekrem (s.a.v.) ve Hulefâ-yı Râşidîn olan Hazret-i Ebûbekir, Hazret-i Ömer, Hazret-i Osman ve Hazret-i Ali (rıdvânullahi teâlâ aleyhim ecmaîn) efendilerimizden sonra kurulan İslâm devletlerinin padişahları arasında en önde gelenleri, şüphesiz Osmanlı sultanlarıdır. Bu sultanları, hadsiz hesapsız büyük fetihlere nâil eden Hazret-i Allâh (c.c.), sahip oldukları yüce sıfatlarını ve övülmeye değer isimlerini de kıyamete kadar yaşatacaktır.” diyerek bir Osmanlı hakikatini ortaya koymaktadır.
Ancak şurasını ifade etmek gerekir ki; Osmanlı hakanlarının çoğu hakkında, bir şekilde bilgi sahibi olurken, onları dünyaya getiren, yetişmesi hususunda büyük gayretler sarf eden padişah annelerinin hayatlarını, devlet protokolündeki yerlerini, Devlet-i Aliyye coğrafyasında inşa ettikleri hayır eserlerini ve kurdukları vakıflarını pek bilmeyiz.
Padişah Annesi: Valide Sultan
Nilüfer Hatun, Gülbahar Sultan, Hafsa Valide Sultan, Hürrem Sultan, Nurbanu Valide Sultan, Safiye Sultan, Mahpeyker Kösem Valide Sultan, Hatice Turhan Sultan, Gülnuş Valide Sultan, Mihrişah Valide Sultan, Ayşe Sineperver Valide Sultan, Nakşidil Valide Sultan, Bezm-i Âlem Valide Sultan, Pertevniyal Valide Sultan…
Onlar, üç kıtaya hâkim ve hâdim olan Osmanlı hakanlarının en kıymetli varlıkları olan anneleriydi. Onlar, eşleri ve oğullarıyla yarışırcasına İstanbul’dan Anadolu’ya, Rumeli’den Haremeyn’e uzanan Memalik-i Mahruse-i Şahane mülkünü; inşa ettikleri cami, mescid, medrese, mektep, imaret, tabhâne, kervansaray, han, hamam, hastane, sebil, çeşme, türbe gibi muhteşem vakıf eserleriyle nakış gibi işleyip zenginleştirdiler. Kalbî birlik ve ruhî ahenk içerisinde İslâmiyet’e sıkı sıkıya bağlanıp, servetlerini halka hizmette harcadılar.
Osmanlı padişahlarının evi olan Harem-i Hümâyûn’da, en yüksek temsilci ve hiyerarşisinin en yetkili şahsiyeti, devrin padişahının annesi olan Valide Sultan’dı. Dünyaya getiren manasına gelen “valide”, Osmanlı Devleti’nde “ana” kelimesiyle eş anlamlı olarak kullanılırdı. Tahta cülus eden padişahın hayatta olan annesi için kullanılan bu unvan, Mehd-i Ulyâ-yı Saltanat (Yüce Saltanatın Beşiği), Vâlide-i Saâdetpenâh, Vâlide-i Pâdişâh şeklinde de geçer. Mahpeyker Kösem Valide Sultan için ümmü’l-mü’minin, Gülnuş Valide Sultan için ümmü’l-hayrat, Pertevniyal Valide Sultan için ümmü’l-cihân sıfatları da kullanılır.
Kapak dosyasının tamamını Yedikıta Dergisi 157. sayısından (Eylül 2021) okuyabilirsiniz.
Şanlı Tarihimizi televizyonlardan değil,el emeği, göz nuru ve ehli sünnet süzgecinden geçirilerek hazırlanan dergilerden öğrenenlere ve öğretenlere selam olsun.