Dünya Tarihi, Manşet

1000 Yıllık Hanedan Şirvanşahlar

Enuşirvan

1000 yıllık tarihî geçmişiyle Şirvanşahlar, 6. yüzyıldan 17. yüzyılın başlarına kadar hüküm sürmüş, en uzun ömürlü hanedanlar arasındadır. Gürcüler ve Moğollar gibi pek çok siyasî dengeye karşı asırlarca ayakta kalmayı başarmışlar, daima İslâm Devletleriyle ittifak yapmışlardır. Şirvanşahlar, İslâm dünyasının en mühim sorunlarından olan ve pek çok katliamda ismi geçen Safevîlere karşı Osmanlılara tâbi olmuşlar ve birlikte omuz omuza takdire şayan mücadeleler vermişlerdir…

Azerbaycan’ın en köklü hanedanlarından olan Şirvanşahların, İran’ın kuzeydoğusunda tarih sahnesine çıktıkları ve köklerinin, Sasanîlerin kurucusu I. Erdeşir (226-242) yahut Enûşirvân I. Hüsrev (531-579) zamanına kadar uzandığı rivayet edilmektedir. Sasanîlerin kuzey sınır güvenliğini sağlamakla görevli bu hanedanın beyleri, “şah” unvanı alarak Sasanî hükümdarlarının vasalı sıfatıyla hüküm sürmüşlerdir.

Arapça kaynaklar, İslâmiyet’i müteakip Enûşirvân’ın buraya yerleştirdiği meliklerden birinin adına izafeten Şirvan ismini alan bölge yöneticilerini Şirvanşah veya Şervanşah olarak kaydetmiştir. Bu Müslüman hanedan, genellikle Kafkasların doğusunda ve kısmen bugünkü Azerbaycan coğrafyasında 799-1607 yılları arasında hüküm sürmüş uzun ömürlü hanedanlardan biridir. Müslümanların Şirvan ve Bâbü’l-Ebvâb’ı (Derbend) fethini müteakip Halife Harun Reşid tarafından 787’de Ermeniye valiliğine getirilen Yezîd b. Mezyed eş-Şeybânî, Arap asıllı Müslüman Şirvanşahların ilki olarak kayıtlara geçmiştir. Bastırdığı isyanlarla ünlenen Yezîd b. Mezyed, 799’da Azerbaycan, Şirvan ve Bâbü’l-Ebvâb valiliğiyle taltif edilmişti. Abbasîler arasında namı o kadar yayılmıştı ki şair Müslim el-Velid’in onun hakkında yazdığı şiir, devlete yaptığı hizmetleri özetler gibiydi. Şiirde belirtildiğine göre Harun Reşid en zor zamanlarda, İslâm’ın ve hilafetin sancaktarlığını ona yaptırıyordu. Bununla beraber Şirvanşahlar, Abbasî Halifesi Mütevekkil Alellah’ın katliyle başlayan iç karışıklıklar döneminde bağımsızlıklarını ilân edeceklerdir.

Yazının tamamını Yedikıta Dergisi 158. sayısından (Ekim 2021) okuyabilirsiniz.

Önceki MakaleSonraki Makale

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir