Bazı İttihat ve Terakki mensupları Yıldız Sarayı’ndan, Sultan İkinci Abdülhamid’in şahsına veya devlete ait olan para, senet, mücevher, nişan gibi maddî kıymeti büyük eşya ve belgeleri yağmaladılar. İttihat ve Terakki’nin lideri Binbaşı Enver Bey (Paşa) de Yıldız Sarayı’nı teslim alan kuvvetlerin içindeydi ve beraberindeki gönüllülerle sarayı, tarihte benzeri görülmedik bir şekilde yağmalamışlardı.
Geçen sayılarımızda, tarihi çarpıtarak ellerinde hiçbir belge olmadan yazıp çizen İttihat ve Terakki uzmanlarından(!) bahsetmiş ve bir giriş yapmıştık.
“İttihat ve Terakki mensuplarına her şey söylenebilir ama hırsızlık asla isnat edilemez.” diyenlere karşı, Resneli Niyazi’nin hırsızlık belgelerini gözler önüne serdik. Bu yazımız da ise İttihat ve Terakki’nin önde gelenlerinin hırsızlıklarından ve mahkeme neticesinde hırsızlıkları sabit olanlarından bahsedip, ardından da bazılarının rütbelerinin indirilmesi ve nişanlarının sökülmesiyle alakalı belgeleri nakledeceğiz.
Yağmaya Adım Adım: Önce Padişahı Tahttan İndirdiler
Rumi tarihle 31 Mart 1325 (Miladi 13 Nisan 1909) hadisesinin ardından Hareket Ordusu İstanbul’a gelmiş ve idareye tamamen hâkim olduktan sonra 25 Nisan 1909 tarihinde sıkı yönetim ilan edilmiştir. Meclis-i Mebusan, 27 Nisan 1909 tarihinde, Hareket Ordusu Kumandanı Mahmud Şevket Paşa’nın talimatı üzerine toplanarak Sultan İkinci Abdülhamid Han’ın tahttan indirilmesine, Şehzade Reşad Efendi’nin “Sultan Beşinci Mehmed Reşad Han” unvanıyla tahta çıkmasına karar vermiş, Sultan İkinci Abdülhamid Han ise Selanik’te Alatini Köşkü’nde mecburi ikamete gönderilmiştir.
Yazının devamını Yedikıta Dergisi Haziran (22. Sayı 2010) sayısından okuyabilirsiniz.
Birinci Dünya Savaşı, insanlık tarihinin gördüğü en kanlı savaşlardan birisiydi. Osmanlı Devleti’ni parçalama savaşı da…
Panoramik gösterimin mucidi ve patent sahibi Robert Barker ile küçüklüğünden beri panorama resimleri yapan oğlu…
Bundan 32 yıl önce, Sinop’un balıkçı kasabası Gerze’yi, sevimli bir misafir ziyaret etmişti. Kendini çok…
Türk kahvesi, sadece lezzetli bir içecek olmanın ötesinde, 500 yıl aşkın bir geçmişe sahip, köklü…
Salih kimselerin sohbetinde bulunmanın ve onlarla hemhâl olmanın, gönüllere ferahlık ve huzur verdiği, defaatle söylenmiştir.…
Osmanlı Devleti'nin bu kıymetli okulu Enderun'u infografik formatında sizlerle!
View Comments
Hepsi geberdi şimdi cehennem bahcesindeler. Ermeni ruhlari ve satılmış ruhlar, şeytana calisan köpek sürüleri. Kâfirler, dönmeler ve munafiklar için yaşasın cehennem. Hepsi umarım gayyaya giderler. Öldüklerınde onları ne beklediğini öğrendiler. sonsuz azap.
Yazının devamını Yedikıta Dergisi Haziran (22. Sayı 2010) sayısından okuyabilirsiniz. ??? Bir link koysaydınız bari?