OLYMPUS DIGITAL CAMERA
Nasreddin Hoca, Sivrihisar’ın Hortu köyünde doğmuştur. Hoca’nın doğduğu evin Sivrihisar’da, türbesinin ise Konya’nın Akşehir ilçesinde bulunması sebebiyle iki belde de Nasreddin Hoca’yı paylaşamamışlardır. Buram buram Anadolu kokan, Nasreddin Hoca’nın memleketi Sivrihisar’a daha yakından bakalım…
Ankara’nın 120 km batısında yer alan Sivrihisar, Eskişehir’in en büyük ilçesidir. Ankara, Eskişehir ve Afyon’un kesişme noktasında yer alan ilçe, adını kuzeyindeki sivri kayalıklardan almaktadır.
Hitit, Frig, Roma-Bizans, Selçuklu, Moğol ve Osmanlı devirlerinin izlerini taşıyan Sivrihisar ve çevresindeki en eski yerleşim, ilçe merkezine 12 km uzaklıktaki Ballıhisar (Pessinus) antik şehridir. Bugünkü şehir Bizans devrinde İmparator Justinianos (527-565) tarafından kurulmuştur.
1071’den sonra, Anadolu’nun her yerine olduğu gibi Sivrihisar’a da Oğuz boylarına mensup Türkmenler yerleşmişlerdir. 13. yüzyıla kadar Anadolu Selçukluları ile Bizans arasında birkaç kez el değiştiren Sivrihisar, 14. yüzyılda kısa bir süre Moğol idaresinde kalmıştır. Fetret devrinde şehir, zaman zaman Karamano-ğulları ile Osmanlılar arasında el değiştirse de, 1415’te Çelebi Mehmed tarafından kesin olarak Osmanlı hâkimiyetine alınmıştır. Şehir 17 Temmuz 1921’de Yunan işgaline maruz kalmış, 1 Eylül 1922’de bu işgalden kurtulmuştur.
Yazının devamını Yedikıta Dergisi Ekim (27. Sayı 2010) sayısından okuyabilirsiniz.
Haziran 1908’de Baltık Denizi kıyısındaki Reval şehrinde, İngiltere’nin kral ve kraliçesi ile Rusya’nın çar ve…
Avrupa’da yaygın olan cüzzam hastalığı, haçlıların Kudüs’ü işgaliyle başka coğrafyalarda da görülmeye başlamıştı. Bu hastalığı…
Toprak, bir milletin hafızasıdır. O hafızanın en derin satırlarını ise mezar taşları yazar. Her biri…
Eskişehir’in doğusunda, Sakarya Nehri’nin sessiz pınarlarından hayat bulan verimli bozkırlarda, iki kardeş ilçe yükselir: Çifteler…
Sultanların saltanatına değer katan seçkin âlimlerden biri de, Sultan Fatih’in en büyük destekçilerinden Fenârîzâde Ali…
Ordusu, müneccimlerin vereceği haberi beklerken o, okuduğu âyet-i kerîmelerle askerlerine en büyük dayanağı sağlamıştı…