İlk defa 1924 tarihinde sarayların ve bilhassa Yıldız Sarayı eşyalarının ve binalarının satılması veya kiralanması ve saraya bağlı diğer bahçelerin halkın hizmetine tahsis edilmek üzere İstanbul Şehremaneti’ne verilmesi kararlaştırılmıştı. 1925 tarihindeki tahsisiyle belediye, Yıldız Sarayı müştemilatını eğlence ve oyun salonları yapılmak üzere istediği bir şirkete kiraya verme yetkisine sahip olacaktı…
Sultan İkinci Abdülhamid Han devrine kadar devlet idaresi Topkapı Sarayı ve daha sonra Dolmabahçe Sarayı’ndan yapılmıştır. Yıldız Sarayı, Osmanlı Devleti’nin son devrinde hükümet merkezi olmuş ve içinde sayısız tarihi hadiseler geçmiş bir saraydır. Yıldız Sarayı, 19. yüzyılın sonlarına doğru son şeklini almış ve bir yapılar topluluğu haline gelmiştir. Buradaki ilk eser Sultan Üçüncü Selim tarafından annesi Mihrişah Sultan için yapılmış bir kasır ve yine Sultan Üçüncü Selim’in babası Sultan Üçüncü Mustafa adına yapılan bir çeşmedir. Daha sonra Sultan İkinci Mahmud, 1834-1835 yıllarında burada bilahare yıkılan bir köşk yaptırmış, Sultan Abdülmecid mevcut kasırları yıktırarak 1842’de annesi Bezm-i Âlem Vâlide Sultan için Kasr-ı Dilküşâ adıyla yeni bir köşk yaptırmıştır. Kısa zamanda yalnız bu köşke değil, bütün has bahçe içindeki binâlara “Yıldız Sarayı” denilmeye başlamıştır. Sultan Abdülaziz Han zamanında da Büyük Mâbeyn Köşkü, Çit Kasrı, Malta ve Çadır köşkleri inşa edilmiştir.
Sultan Abdülhamid Han, padişah olduğunda 34 yaşında idi. İlk aylarını o da Dolmabahçe Sarayı’nda geçirdi. Sonra Yıldız Sarayı’na geçti. 1909’da tahttan indirilinceye kadar devleti buradan idare etti. Onun zamanında burada Küçük Mâbeyn Köşkü, harem binaları, Câriyeler Dairesi, Kızlarağası Köşkü, Şale Köşkü, Yıldız Camii, tiyatro, marangozhane, eczahane, tamirhane, kilithane, çini atölyesi, kütüphane, şehzade köşkleri, bahçe ve havuzlar yapılmış ve bugünkü saray kompleksi meydana gelmiştir. Sultan Abdülhamid, sarayın güvenliği için 1887 yılında ecdadının isimlerine izafeten Ertuğrul ve Orhaniye kışlalarını inşa ettirmiştir. Ertuğrul Kışlası 1958’de imar düzenlemeleri sırasında yıktırılmıştır. Orhaniye Kışlası ise günümüze kadar gelmiştir.
Yazının devamını Yedikıta Dergisi Eylül (73. Sayı 2014) sayısından okuyabilirsiniz.
Selçuklu sultanlarının Haremeyn’e olan bağlılıkları ve İslâm ümmetine hizmet etme arzusu, her şeyin üzerinde olmuştur.…
Çanakkale’de bir yanda düşmanla göğüs göğüse çarpışılırken, diğer yanda yakıcı sıcak, toz bulutları, sinekler ve…
Bir fotoğraf karesinin arkasında yer alan ifadeler, sadece bir fotoğrafı değil, o ânın içindeki bütün…
Tarihin en kudretli hükümdarlarından biri olan Sultan Süleyman Han’ın uzun ve zaferlerle dolu saltanatı, kudretinin…
Selçuklu döneminde sultanlarla birlikte vezirler ve önde gelen devlet adamları da mukaddes beldelere hizmet etmeyi…
Hac emîrliği, Abbasîler ve Selçuklular devrinde güvenliğin ötesinde siyasî ve dinî otoritenin de sembolü olmuştur.…