Ermeni asıllı Rus ressam olarak bilinen Ayvazovski, 19. yüzyılda İstanbul’a gelmiş ve üç padişah devrinde saray için resimler yapmıştı. Ermeni isyanlarının patlak vermeye başlamasıyla Osmanlı ve Osmanlı sultanları aleyhine propagandalara başlayan ermeni ressam, Babıali gündeminde yer etmişti…
18.yüzyılın sonlarından itibaren Osmanlı Devleti’nin Avrupa ülkeleriyle giderek artan diplomatik ve ticarî ilişkilerinin kültürel etkileşimi de hızlandırdığını, yeni bir sanat çevresinin oluşmaya başladığını belirtmek gerekir. Diplomatik ve ticarî gayelerle Osmanlı’ya gelen Avrupalılar, memleketin devlet teşekkülü, saray düzeni, günlük hayat tarzı ve geleneksel giysileri hakkında bilgiler toplarken, beraberlerinde getirdikleri ressamlar da çizimleri ve fırçalarıyla Osmanlı şehirlerini belgelemiştir. Denilebilir ki, İstanbul ve toplum yaşayışını en gerçekçi yönleriyle yansıtan sanatkârlar, çoğu kez bir diplomatın eşliğinde İstanbul’a gelerek bir süre burada yaşamış olanlardır. 1703’te Fransız sefiriyle birlikte İstanbul’a gelen ve burada yaşadığı bilinen Flaman asıllı Jean-Baptiste Vanmour buna misal verilebilir. 1732’de ölümüne kadar İstanbul’da yaşamış olan ressam, Fransız, Avusturyalı, Venedikli ve Hollandalı diplomatlar için çalışmıştır. Yine Antoine Ignace Melling (1763-1831), 1784 sonlarında Rus elçisi Yakov Ivanoviç Bulgakov’un himayesinde İstanbul’a gelerek on sekiz sene kalmıştır. Bu süreçte ressam, Avrupalı elçilerin çocuklarına ve yakınlarına resim dersleri de vermiştir. 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren de İstanbul, Avrupalı ressamların ilgi odağı ve bir cazibe merkezi olmuş, pek çok İngiliz, Fransız, Rus ressam şehri ziyaret etmiştir.
Yazının devamını Yedikıta Dergisi Temmuz (71. Sayı 2014) sayısından okuyabilirsiniz.
Kore Savaşı'ndaki Türk askerin disiplin ve dirayeti, Amerikan ordusunun oldukça dikkatini çekmiş ve araştırma konusu…
Roger de Flor... Kimi zaman iyi bir kumandan, kimi zaman bir hain olarak anıldı. Bir…
Tarih kitapları, kar hakkında bilgi verirken daha çok onun olumsuz rolünden bahsederler ve bu konuya…
Şimdi bu dönüşümün ortasında, eski ve yeni Trabzon arasında bir köprü kurarak; anılarımı ve şehri,…
Bazı mürekkepler vardır ki çok iz bıraksalar da kendileri görünmezler. İsimleri satır aralarında gizli kalmış,…
Tarih sahnesinde öyle devirler vardır ki yalnızca kılıçla değil, kalemle de hüküm sürülür. Selçuklu asrı,…