Osmanlı Tarihi

Sultan Abdülhamid’den Siyaset Dersi

Bundan 120 küsur yıl, 1. Dünya Savaşı’ndan 23 yıl önce Sultan İkinci Abdülhamid Han’ın başbakanlığa hitaben kaleme aldığı muhtırası, hem yakında patlayacak olan büyük savaşın hem de Osmanlı bürokrasisinde hâkim zihniyetin şifrelerini ortaya koyması bakımından oldukça önemli…

Devletlerin ve tabii devlet denen topluluğa hükmeden, onları idare eden hükümetlerin takip ettikleri bir siyaset, politik bir meslekleri olması icap eder. Her bir hükümet de hem memleket içerisinde ve hem de memleket hâricinde birer “iç ve dış” siyaset çizgisi belirler ve hatt-ı hareketini ona göre tespit ve tayin eder. İç siyaset devletlerin belirlediği yönetim biçimine göre şekil ve mahiyetçe farklılıklar arz edebilir. Fakat dış siyaset ilkine göre daha muhkem, gerektiğinde ana çizgi ve hattından taviz vermez bir nitelikte olmalıdır.

Herhangi bir sınıfa ayırmadan önce mutlak “siyaset” ne demek, evvela ona bakalım. Kökeni hakkında muhtelif iddiaların olduğu bu kelime büyük doğu dillerinde (Arapça, Farsça) olduğu gibi Türkçede de aynı telaffuzu korumuş. Bizde siyaset lügatte “özenle korumak, terbiye etmek”, ıstılahta (literatür) ise “toplumun işlerini üzerine alma, yürütme, yönetme işi ve sanatı” demek. Batı’daysa durum biraz farklı. Batılıların “siyaset” karşılığı kullandığı politika Yunanca “polite” (halk) ile “ikos” (isimden sıfat yapma eki) kelimelerinden türemiştir ve “politic”in 2. anlamı “kurnaz” demektir. Yani siyaset manasında kullandıkları “politics” köken itibarıyla “halkı ilgilendiren, ona dair olan şey” demek olsa da aslında “halkı kurnazca idare etmek” hatta “oyalamak” gibi bir anlam kazanmış. En azından Batı’yla daha yakın temas kurduğumuz son üç yüzyıldan beri işin böyle olduğunu “ayne’l-yakîn” görüyor ve biliyoruz.

Yazının devamını Yedikıta Dergisi Aralık (76. Sayı 2014) sayısından okuyabilirsiniz.

Harun Tuncer

Recent Posts

Buhara’dan Bursa’ya Uzanan Gönül Köprüsü Emir Sultan Hazretleri

Tasavvufun derinliklerinde yoğrulmuş, ilim ve hikmetle mücehhez velî ve Peygamber neslinden olan Emir Sultan Hazretleri’nin,…

2 gün ago

Osmanlı’nın Sanayi Mirası Feshane Bugün Sanat Kültür Merkezi

Bir zamanlar Osmanlı’nın sanayi hamlelerinden biri olarak kurulan ve yıllarca Eyüpsultan’ın silüetinde mütevazı duruşuyla varlığını…

2 gün ago

İbadet Tahtı Hünkâr Mahfili

Yüzyıllar boyunca nice padişahlar, nice vezirler; camilerde zafer öncesi ellerini kaldırıp dua etmiş, cemaatle aynı…

2 gün ago

Doğu’yu Fotoğraflayan Batılı Paul Nadar

Nadarlar, dünya fotoğrafçılığının seyrine damga vuran bir aile. Paul Nadar da fotoğrafçı babanın fotoğrafçı oğlu.…

2 gün ago

Hattat Ârif Hikmet Bey ve Hatt-ı Sünbülî’nin İzinde

Bu makalemizde Ârif Hikmet’in hem sanat anlayışına hem de Hatt-ı Sünbülî’nin tasavvufî estetiğine göz atıyoruz…

2 gün ago

Aziz Emanet Kadın

İslâm’da kadın, yalnızca bir birey değil; rahmetin, şefkatin ve faziletin timsalidir. Cahiliye devrinin karanlığını vahyin…

2 gün ago