Kültür Tarihi

Şehzadenin Mutfağında Ne Pişerdi?

Şehzadelerin idari tecrübe kazanmak üzere gönderildikleri sancaklar sadece siyasî bakımdan değil, iktisadî ve kültürel açıdan da payitahta yakın olarak adeta ikinci bir payitaht özelliği kazanmıştı. Taşrada gelişen bu saray hayatı, hele de şehzadelerin ve maiyetlerinin saraylarda tükettiği yiyecekleri hakkında bilinenler çok azdır. Dolayısıyla, o devrin saray mutfağına ait bir masraf defteri, önemli bir kaynaktır…

 16.yüzyıl sonlarına kadar hanedan temsilcileri şehzadelerin idari tecrübe kazanmak üzere gönderildikleri taşra şehirleri sadece siyasî bakımdan değil, iktisadî ve kültürel açıdan da payitahta ortak olmuş, onunla zaman zaman sonu önceden belli, ümitsiz bir yarışa dahi girmişlerdi. Adeta ikinci payitaht özelliği kazanan bu şehirler giderek ana merkezle sıkı bağlar kurmuşlardı. Edirne ve Bursa İstanbul’a yakındı ve zaten hanedanın eski ikametgâhlarıydı; ama Amasya, Konya, Kastamonu, Kütahya, Manisa gibi daha uzak şehirler de 14. ve 15. yüzyıl Türkmen beyliklerinin merkezleri olarak saray hayatına alışık, hayli köklü bir kültürel mirasa sahip bulunuyorlardı.

Şehzade sancakları arasında özellikle Manisa, tahta çıkacak şehzadelerin şehri olarak ikinci bir payitaht niteliği kazanmıştı. Manisa İkinci Selim Han zamanında, Amasya’nın geri plana düşmesinin ardından bu rolü elde etmişti. Bu durum sadece siyasî bakımdan değil, saray hayatının taşradaki görüntüsü, halk ve hanedan mensuplarının ilişkileri açılarından da dikkat çekici gelişmelere yol açtı. Ne var ki, taşrada gelişen bu saray hayatı, hele de şehzadelerin ve maiyetlerinin saraylarda tükettiği yiyeceklerin ne gibi bir altyapıdan temin edildiği hakkında bilinenler çok azdır. Dolayısıyla, Manisa saray mutfağına ait mevcut mutfak masraf defteri, önemli bir kaynak olarak üzerinde durulmasını gerektirecek öneme sahip görünüyor.

Yazının devamını Yedikıta Dergisi Temmuz (59. Sayı 2013) sayısından okuyabilirsiniz.

Prof. Dr. Feridun Emecen

Recent Posts

Kars Müdafaası ve Kanada’ya İlham Veren Kahramanlık

Anadolu’nun Kafkaslara açılan kapısı Kars, Kırım Harbi’nde destansı bir mücadeleye sahne olmuştu. Rus ordusunun bütün…

3 hafta ago

Buzlar Altında 33 Yıl

Andree ve iki yol arkadaşı, 1897 yılında hidrojenle dolu balonlarıyla Kuzey Kutbu’nu aşmayı hayal ederek…

3 hafta ago

Mavi Gözlü Aynu’z-Zerka

Medine-i Münevvere’nin su ihtiyacının temin edilmesi için, Emevîler devrinde, birtakım çalışmalar yapıldı. Şehrin yakınlarında bulunan…

3 hafta ago

Aydın’da Bir Osmanlı Mirası Cihanoğlu Camii

Bu defa yönümüzü, Aydın’ın kalbinde yer alan asırlık bir yapıya çeviriyoruz: Cihanoğlu Camii…

3 hafta ago

Beşiktaş’ın Zirvesinde Bir Ziynet Beşiktaşlı Yahya Efendi

Buyurunuz, Yahya Efendi’nin sadece Beşiktaş sırtlarını değil, gönülleri de yeşerten menkıbesini satırlarda arayalım…

3 hafta ago

Osmanlı Avrupa’ya İlk Nasıl Ayak Bastı?

Rumeli’ye geçişin kahramanlarından Gazi Süleyman Paşa, Osmanlı tarihine “Rumeli Fatihi” olarak adını yazdırırken; Osmanlı neferlerinden…

3 hafta ago