Balıkesir Havran ’da odunculukla geçinmekte olan Mehmet Oğlu Seyit, 1909’da o dönemin bütün delikanlıları gibi vatan müdafaası için askere yazıldı. Savaş ardından başka bir savaşı getirecek ve Seyit soluğu yıllar sonra Çanakkale’de alacaktır. Savaştığı bu son cephede sırtlayıp namluya sürdüğü 276 kg’lık top mermileri ile düşman gemisini boğazın derin sularına yollayacak ve savaşın seyri değişecektir. Lakin bu kahraman Türk evladının sonu son derece hazin oldu…
Balıkesir’in Edremit ilçesine bağlı Havran’da odunculukla uğraşmakta olan Mehmet Oğlu Seyit, 1909’da o dönemin bütün delikanlıları gibi vatan müdafaasına koşmak için askere yazılır.
Mehmetçiklerin çoğu ya evlidir yahut da nişanlı. Seyit de bir yıl önce evlenmiş ve bir kızı dünyaya gelmişti.
Vatan borcu, sevgisi Anadolu insanı için bir ibadettir, bir namustur. Bu sevgi her Mehmedimin, Ayşe ve Fatmaların damarlarında dolaşan kanda korlaşmıştır. Seyit de herkes gibi arkasında ailesini bırakarak vatan müdafaasına koşar. İki yıl geçince tam terhis olup ailesine kavuşmayı hayal ederken Balkan Savaşı patlak verir. Terhisler durdurulur.
Yazının devamını Yedikıta Dergisi Mart (55. Sayı 2013) sayısından okuyabilirsiniz.
Tasavvufun derinliklerinde yoğrulmuş, ilim ve hikmetle mücehhez velî ve Peygamber neslinden olan Emir Sultan Hazretleri’nin,…
Bir zamanlar Osmanlı’nın sanayi hamlelerinden biri olarak kurulan ve yıllarca Eyüpsultan’ın silüetinde mütevazı duruşuyla varlığını…
Yüzyıllar boyunca nice padişahlar, nice vezirler; camilerde zafer öncesi ellerini kaldırıp dua etmiş, cemaatle aynı…
Nadarlar, dünya fotoğrafçılığının seyrine damga vuran bir aile. Paul Nadar da fotoğrafçı babanın fotoğrafçı oğlu.…
Bu makalemizde Ârif Hikmet’in hem sanat anlayışına hem de Hatt-ı Sünbülî’nin tasavvufî estetiğine göz atıyoruz…
İslâm’da kadın, yalnızca bir birey değil; rahmetin, şefkatin ve faziletin timsalidir. Cahiliye devrinin karanlığını vahyin…