Her adımında köklü bir kültürü gördüğümüz Osmanlı’da sarayda hayat farklı akardı. Oldukça sistematik ve müessesevî yapısında her faaliyet gibi ifadeler de sıradan değildi…
Enderun’da, daha umumi ifadeyle Osmanlı saraylarında teşrifata, edebe, hürmete, kılık kıyafete kısacası bütün hal, hareket, tavır ve ahlaka son derece riayet olunduğu, nice kitaplar ve kanunnamelerle sabittir. Bu kitaplardan en derli toplu olanı da Tayyarzâde Ahmed Atâullah Bey’in kaleme aldığı ve “Tarih-i Atâ” veya “Tarih-i Enderun” diye şöhret bulmuş 5 ciltlik eserdir
Atâullah Bey H. 1291’de (1874) tamamladığı eserinde Enderun’la ilgili pek çok karanlık hususu aydınlatmış, zihinlerdeki soru işaretlerini azaltmış, Enderun’un işleyişine dair bazı hususi noktalara temas etmiştir. İşte aşağıda okuyacağınız metin, Atâ Tarihi’nin birinci cildinde, dikkat çeken başlıklardan birinin altını dolduruyor. Başlık şöyle: “Istılâhât-ı Sarây-ı Hümâyûn”, yani “Saray Tabirleri”. Burada muhakkak ki bütün saray tabirleri ve ıstılahlar yer almıyor ama yer alanlar da o tadı vermeye, o havayı hissettirmeye kâfi.
Söz Sırası Ahmed Atâullah Bey’in:
Enderun acemilerinin, mürebbilerine yani kendilerinin terbiyesi ve yetiştirilmesiyle ilgilenen kıdemli ağalara “lala” demeleri, fevkalade bir saygı ve hürmet sebebiyle idi. Bu adap gereği saraydaki herkes, saygı ve hürmet gösterilmesi gereken yekdiğerine “lala” diye hitap ederdi. Bir lalanın terbiyesi altında bulunan acemiler de birbirlerine “karındaş” manasına “laladaş” derlerdi. Yatakları veyahut isim listesinde isimleri yan yana olanlar, kardeşlik manasına birbirlerine “perekeş” derlerdi.
Yazının devamını Yedikıta Dergisi Temmuz (59. Sayı 2013) sayısından okuyabilirsiniz.
Kore Savaşı'ndaki Türk askerin disiplin ve dirayeti, Amerikan ordusunun oldukça dikkatini çekmiş ve araştırma konusu…
Roger de Flor... Kimi zaman iyi bir kumandan, kimi zaman bir hain olarak anıldı. Bir…
Tarih kitapları, kar hakkında bilgi verirken daha çok onun olumsuz rolünden bahsederler ve bu konuya…
Şimdi bu dönüşümün ortasında, eski ve yeni Trabzon arasında bir köprü kurarak; anılarımı ve şehri,…
Bazı mürekkepler vardır ki çok iz bıraksalar da kendileri görünmezler. İsimleri satır aralarında gizli kalmış,…
Tarih sahnesinde öyle devirler vardır ki yalnızca kılıçla değil, kalemle de hüküm sürülür. Selçuklu asrı,…