İki mukaddes beldeden birisi olan Medine-i Münevvere’de, geçmişi ve hatırası Asr-ı Saadet’e kadar giden kuyuların başında gelir Gars Kuyusu. Peygamber Efendimiz aleyhissalâtü vesselâmın hayatında ayrı bir yeri olan bu kuyunun suyu, aynı zamanda Efendimiz’in gasil suyunun alındığı yerdir…
Yeraltı sularından faydalanmak için toprağın derinlemesine kazılmasıyla oluşturulan su kuyuları; Arabistan Yarımadası, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Batı Asya gibi su kaynaklarının yetersiz olduğu bölgelerde hayatî öneminden dolayı her zaman ayrı bir yere sahiptir.
Özellikle Arap Yarımadası’nda yerüstü suları son derece azdır. Buna rağmen yeraltında bolca bulunan sudan istifade edebilmek için sıklıkla kuyular açılmıştır.
Medine-i Münevvere’de ovalık bölgelerde su olmasına rağmen bu sular, sıcağa yakın ılık ve acıdır. Tarihî kaynaklara göre, Hicret’ten önce Medineliler sularını şehre uzak güney bölgelerden tedarik ediyorlardı. Bu, Medineliler için son derece zor ve bir o kadar da yorucuydu. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Hicret ettiği bu nurlu şehirde içme suyu sıkıntısını görmüş ve bu sebeple uğradığı her su kaynağına hususî dua buyurmuşlardır. Allah Rasûlü (s.a.v.) yaşadığı çevrenin icabından olarak su kuyularına önem vermiş, imkânı olanların kuyu açtırması yahut satın alması hususunda onları teşvik etmiştir.
Asr-ı Saadet’te, Peygamberimiz aleyhissalâtü vesselâmın uğradığı, abdest alıp su içtiği veya hakkında dua ettiği çok sayıda kuyu vardı. Bu vasıfta olan ve Medine-i Münevvere’de günümüzde de ziyaret edilen en önemli kuyu ise hiç şüphesiz Gars Kuyusu’dur. Peygamber Efendimiz’in teşrifiyle ayrı bir öneme kavuşan Medine-i Münevvere’de, kendilerine ikram edilen ilk su Gars Kuyusu’nun suyudur. İçimindeki yumuşaklık ve tadının güzel olması sebebiyle Peygamberimiz Efendimiz (s.a.v.); “Bu ne kadar güzel bir sudur.” İfadeleriyle iltifat buyurmuşlardır.
Medine-i Münevvere’de ikamet ettiği müddetçe Rasûlüllah Efendimiz (s.a.v.), hem içmek hem de sair işlerde kullanmak için bu sudan istifade ederdi. Nebiyy-i Muhterem (s.a.v.) Efendimiz’in kullanmakta ihtimam gösterdiği bu su, onun hayatında o kadar önemlidir ki Medine-i Münevvere toprağı Mescid-i Nebevî vefatından kısa bir süre önce, Hazret-i Ali efendimize vasiyet ederek şöyle buyurmuştur: “Ey Ali, vefat ettiğim zaman Gars Kuyusu’ndan aldığın 7 kırba suyla beni gasledersin.”
Yazının devamını Yedikıta Dergisi 111. sayısından (Kasım 2017) okuyabilirsiniz.
Birinci Dünya Savaşı, insanlık tarihinin gördüğü en kanlı savaşlardan birisiydi. Osmanlı Devleti’ni parçalama savaşı da…
Panoramik gösterimin mucidi ve patent sahibi Robert Barker ile küçüklüğünden beri panorama resimleri yapan oğlu…
Bundan 32 yıl önce, Sinop’un balıkçı kasabası Gerze’yi, sevimli bir misafir ziyaret etmişti. Kendini çok…
Türk kahvesi, sadece lezzetli bir içecek olmanın ötesinde, 500 yıl aşkın bir geçmişe sahip, köklü…
Salih kimselerin sohbetinde bulunmanın ve onlarla hemhâl olmanın, gönüllere ferahlık ve huzur verdiği, defaatle söylenmiştir.…
Osmanlı Devleti'nin bu kıymetli okulu Enderun'u infografik formatında sizlerle!