Bilvesile tarihî bir kahramanın kabrine verdiğimiz selam, hamiyetperver insanlara ilham, gelecek nesillere ışık oldu. Akıncı beyi olan ve en son, İstanbul’un fethi sırasında mühim hizmeti görülen Teselya Fatihi Turahan Bey’in kabri ile mescidinin keşif ve ihyasının hikâyesini okuyacaksınız…
Edirne’nin Uzunköprü ilçesine bağlı Kırkkavak köyünün yanı başında, destansı bir kahramanın medfun bulunduğunu çok kimse bilmez. Namını duymuşluğum vardı ancak varlığını, 1996 yılında çekimlerini yaptığım “Anadolu Erenleri” adındaki dizi-belgeselin hazırlık safhasında, tesadüfen öğrenmiştim.
Yöreyi anlatan bir kitapta, küçük bir not hâlinde, “Evliyadan Turhan Bey’in Merkadi” şeklinde yer alıyordu. Ziyaret etmek nasip olduğunda gerçek kimliğini öğrendim. Mübarek, Osmanlı’nın fetih yıllarında ordunun bel kemiğini oluşturan akıncı beylerinden meşhur Turahan Bey idi.
Tarihimizin en namlı karakterlerinden birinin kabrini görünce çok üzülmüştüm. Eğer, Uzunköprü’de faaliyet gösteren bir vakfın, başucuna iliştirdiği mütevazı mezar taşı olmasa, kabir yeri kaybolup gidecekti. Hemen yanı başında yaptırmış olduğu mescid harap haldeydi. Balkanlara ve Anadolu’ya sığmayan yiğitten geriye, perişan bir manzara kalmıştı.
Belgeselde, 5-6 dakikalık yer verebilmiştim Turahan Bey’e… Buna rağmen yayın, büyük ses getirdi. Hamiyet sahibi insanlar, kabri ve mescidi elden geçirdiler; âdeta yeniden inşa ettiler. Tarihini seven herkesin mutlaka ziyaret etmesi gerektiğini düşünüyorum.
Yazının tamamını Yedikıta Dergisi 206. sayısından (Ekim 2025) okuyabilirsiniz.
Selçuklu sultanlarının Haremeyn’e olan bağlılıkları ve İslâm ümmetine hizmet etme arzusu, her şeyin üzerinde olmuştur.…
Çanakkale’de bir yanda düşmanla göğüs göğüse çarpışılırken, diğer yanda yakıcı sıcak, toz bulutları, sinekler ve…
Bir fotoğraf karesinin arkasında yer alan ifadeler, sadece bir fotoğrafı değil, o ânın içindeki bütün…
Tarihin en kudretli hükümdarlarından biri olan Sultan Süleyman Han’ın uzun ve zaferlerle dolu saltanatı, kudretinin…
Selçuklu döneminde sultanlarla birlikte vezirler ve önde gelen devlet adamları da mukaddes beldelere hizmet etmeyi…
Hac emîrliği, Abbasîler ve Selçuklular devrinde güvenliğin ötesinde siyasî ve dinî otoritenin de sembolü olmuştur.…