Emir Timur, Moğolistan’dan Anadolu’ya, Rusya’dan Hindistan’a kadar büyük bir coğrafyada, Semerkand merkezli ihtişamlı bir devlet kurmuştu. Emir Timur’un büyüklüğü sadece topraklarının çokluğundan değildi. Kendisi âlimlere, şeyhlere, sûfîlere büyük ehemmiyet verir, onların sohbet meclislerinde bulunur; hürmette kusur etmezdi…
Emir Timur, 15. asrın başında güçlü siyaseti ve üstün dirayeti sayesinde, başşehri Semerkand olmak üzere büyük bir devlet kurmuş, topraklarını Horasan’dan Hindistan’a, Bağdat’tan Kırım ve Moskova’ya kadar genişletmiş, hayatının son günlerinde, fetih niyetiyle Çin üzerine yürümüştü.
Bozkır göçebe geleneğinin aksine, şehir hayatına önem veren Emir Timur, payitahtı Semerkand’ı muhteşem mimarî eserlerle dünyanın sayılı mamur şehirlerinden biri hâline getirmiş, sarayını ilim, irfan ile süslemiş; fethettiği bölgelerdeki âlim, edip ve tarihçileri, etrafında toplamıştı.
Hanefî mezhebi ve Ehl-i Sünnet itikadı üzere yetişen Emir Timur ve torunları, kendilerini İslâm şeriatının muhafızları olarak telakki ediyorlardı. İlmî bir muhitte yetişen Emir Timur; Gürcistan, Hindistan ve Çin seferleriyle İslâm’ı güçlendirme ve yaymayı hedeflediğini dile getirmişti. Onun döneminde Ehl-i Sünnet’e uygun tasavvufî yaşayış önem kazandı, gayri İslâmî mezhep ve fırkalara karşı mücadele edildi. Özellikle âlimler, şeyhler ve sûfîler, yakından alâka gördü.
Emir Timur’un ilim, irfan ehli bir şahsiyet olmasının sebeplerinden biri de şüphesiz manevî yönden güçlü, ilmin zirveye çıktığı, “Kıbletü’l-İlm ve’l-Edeb” unvanını taşıyan, yetiştirdiği âlim, muhaddis ve mutasavvıflarıyla meşhur, Mâverâünnehir’in Keş şehrinde dünyaya gelmiş olmasıydı.
Böyle bir muhitte yetişen Emir Timur, İslâm’ın emirlerini tatbik için mücadele etmişti. Çünkü onun zamanında halk, Moğol saldırıları karşısında ezilmiş ve dinî hayat zayıflamıştı. Emir Timur, böyle bir dönemde dini ihya için mücadele ettiğini insanlara duyuruyordu. Bu hedefini gerçekleştirmede azami derecede muvaffak da olmuştu.
Kapak dosyasının tamamını Yedikıta Dergisi 162. sayısından (Şubat 2022) okuyabilirsiniz.
Birinci Dünya Savaşı, insanlık tarihinin gördüğü en kanlı savaşlardan birisiydi. Osmanlı Devleti’ni parçalama savaşı da…
Panoramik gösterimin mucidi ve patent sahibi Robert Barker ile küçüklüğünden beri panorama resimleri yapan oğlu…
Bundan 32 yıl önce, Sinop’un balıkçı kasabası Gerze’yi, sevimli bir misafir ziyaret etmişti. Kendini çok…
Türk kahvesi, sadece lezzetli bir içecek olmanın ötesinde, 500 yıl aşkın bir geçmişe sahip, köklü…
Salih kimselerin sohbetinde bulunmanın ve onlarla hemhâl olmanın, gönüllere ferahlık ve huzur verdiği, defaatle söylenmiştir.…
Osmanlı Devleti'nin bu kıymetli okulu Enderun'u infografik formatında sizlerle!