Portreler

Son Günler ve Son Nefes

Siyasî hamleleri ve icraatlarıyla hâlâ ehemmiyetini koruyan Son Sultan’ın 1842’de başlayan hayatı, 1918’de sona erdi.

Hal‘ edildikten sonra zor ve meşakkatli bir hayat süren Sultan Abdülhamid, ömrünün son senelerini Beylerbeyi Sarayı’nda gözetim altında geçirdi.

76 yaşında bâki âleme göç edince, her tabakadan İstanbul halkının iştirak ettiği büyük bir merasimle ebediyete uğurlandı.

Vefatının yüzüncü sene-i devriyesinde, sultanın son günlerini ve cenaze merasimini, Ziya Şakir’in kaleminden sizler için derledik…

Sultan İkinci Abdülhamid Han, tahttan indirilir indirilmez derhal Selanik’e gönderildi ve orada, Alatini adı verilen bir köşkte hapsedildi. Birkaç yıl burada tutulduktan sonra Balkan Harbi’nin patlak vermesi üzerine Selanik’ten İstanbul’a getirilerek Beylerbeyi Sarayı’na yerleştirildi. Burada çok sakin bir hayat geçiriyordu. Sabahleyin erkenden kalkıyor, gusül abdesti alarak sabah namazını kılıyor, hafifçe bir kahvaltı ettikten sonra gazeteleri gözden geçiriyor, kendisini alâkadar eden bahisleri büyük bir dikkatle okuyordu… Günlerini tam bir sadelik ve sükûnet içinde geçiriyordu.

Sultan Hamid’in vücudu, artık iyice yıpranmıştı. Sık sık hastalanmaya başlamıştı. 1918 senesi Şubat ayının ilk günlerini pek neşesiz geçirdi. Ayın sekizinci günü, sol tarafından başlayan ve beline doğru yayılan hafif bir ağrıdan şikâyet etti… Kadın Efendiler onun bu hâlini gördükçe üzülüyorlar; “Neşesiz görünüyorsunuz, yoksa çok mu rahatsızsınız?” diye soruyorlardı. Fakat ondan hazin bir tebessümle; “Hayır, çok şükür iyiyim, sadece üşüyorum. Bir de sol tarafımdaki ağrının devam ettiğine üzülüyorum. Herhalde iyice soğuk almışım.” diye cevap alıyorlardı.

Yazının devamını Yedikıta Dergisi 114. sayısından (Şubat 2018) okuyabilirsiniz.

Veysel Sekmen

View Comments

  • Nerdesin şevketlim, Sultan Hamid Han?
    Feryâdım varır mı bârigâhına?
    Ölüm uykusundan bir lâhza uyan,
    Şu nankör milletin bak günâhına.
    ....
    Ona iftira atanların, anlayamayanlatın Ruhanıyyetınden istimdat istemesi,,, Yıne de
    Devlet ebed müddet Elhamdülillah...

Recent Posts

Buhara’dan Bursa’ya Uzanan Gönül Köprüsü Emir Sultan Hazretleri

Tasavvufun derinliklerinde yoğrulmuş, ilim ve hikmetle mücehhez velî ve Peygamber neslinden olan Emir Sultan Hazretleri’nin,…

2 hafta ago

Osmanlı’nın Sanayi Mirası Feshane Bugün Sanat Kültür Merkezi

Bir zamanlar Osmanlı’nın sanayi hamlelerinden biri olarak kurulan ve yıllarca Eyüpsultan’ın silüetinde mütevazı duruşuyla varlığını…

2 hafta ago

İbadet Tahtı Hünkâr Mahfili

Yüzyıllar boyunca nice padişahlar, nice vezirler; camilerde zafer öncesi ellerini kaldırıp dua etmiş, cemaatle aynı…

2 hafta ago

Doğu’yu Fotoğraflayan Batılı Paul Nadar

Nadarlar, dünya fotoğrafçılığının seyrine damga vuran bir aile. Paul Nadar da fotoğrafçı babanın fotoğrafçı oğlu.…

2 hafta ago

Hattat Ârif Hikmet Bey ve Hatt-ı Sünbülî’nin İzinde

Bu makalemizde Ârif Hikmet’in hem sanat anlayışına hem de Hatt-ı Sünbülî’nin tasavvufî estetiğine göz atıyoruz…

2 hafta ago

Aziz Emanet Kadın

İslâm’da kadın, yalnızca bir birey değil; rahmetin, şefkatin ve faziletin timsalidir. Cahiliye devrinin karanlığını vahyin…

2 hafta ago