Kültür Tarihi

Osmanlı Mekteplerinde Hangi Dersler Okutulurdu

Osmanlı devrinde, ilkokuldan liseye, devlet okullarından hususi mekteplere, bunların askeri ve mülki olanlarından erkek ve kızlara mahsus bulunanlarına kadar pek çok mektep olduğu biliniyor. Peki, okuma-yazma öğrenmenin bile yıllarca sürdüğü rivayet edilen bir zamanda bu kadar okulun ne işi vardı? Günümüz okullarında okutulan Türkçe, matematik, kimya, biyoloji, coğrafya gibi dersler iddia edildiği gibi Osmanlılar nezdinde varlığı bilinmeyen meçhul ilimler miydi?

Biz ilkokulda iken öğretmenlerimiz, geçmişten ve özellikle Osmanlı’dan bahsettiklerinde, hemen daima sözü eski yazıya getirir ve öğrenilmesinin son derece zor olduğundan dem vururlardı. Öyle zor bir yazıymış ki, öyle kargacık burgacık harflermiş ki, öğrenilmesi dörtbeş yıl sürermiş…Şunu da anlatırlardı bize: Okuma yazma bilenler öyle azmış ki… Parmakla gösterilirmiş böyleleri… Hoş onların da bildikleri pek bir şey yokmuş. Bir Kur’ân okurlarmış çat-pat (okurmuş ama ne olduğunu da anlamazlarmış) bir de biraz dini bilgiler; ilmihal, siyer falan bilirlermiş, hepsi o kadar. Öyle matematik, fizik, kimya, edebiyat, coğrafya, tarih gibi ilimlerin varlığı bile bilinmezmiş o zamanlar. Yabancı dillerden kimsenin haberi yokmuş! Ne zamanki biz yeni Türk(!) harflerini, Latin alfabesini kabul etmişiz, işte o zaman bütün bilimlerin(!) aydınlığı parlayıvermiş ve bütün bir millet olarak karanlık ve örümcek ağlarıyla örtülü bir cehaletten kurtulmuşuz.

Yazının devamını Yedikıta Dergisi Şubat(42. Sayı 2012) sayısından okuyabilirsiniz.

Dr. Selman Soydemir

Recent Posts

Reval Görüşmeleri (1908)

Haziran 1908’de Baltık Denizi kıyısındaki Reval şehrinde, İngiltere’nin kral ve kraliçesi ile Rusya’nın çar ve…

1 ay ago

Cüzzamlılar

Avrupa’da yaygın olan cüzzam hastalığı, haçlıların Kudüs’ü işgaliyle başka coğrafyalarda da görülmeye başlamıştı. Bu hastalığı…

1 ay ago

Betona Gömülen Hatıralar

Toprak, bir milletin hafızasıdır. O hafızanın en derin satırlarını ise mezar taşları yazar. Her biri…

1 ay ago

Sakarya Nehri’nin Doğduğu Topraklarda Bir Osmanlı Mirası Mahmudiye ve Çifteler

Eskişehir’in doğusunda, Sakarya Nehri’nin sessiz pınarlarından hayat bulan verimli bozkırlarda, iki kardeş ilçe yükselir: Çifteler…

1 ay ago

Fatih Sultan Mehmed Han’ın Sırtını Yasladığı Âlim Fenârîzâde Ali Çelebi

Sultanların saltanatına değer katan seçkin âlimlerden biri de, Sultan Fatih’in en büyük destekçilerinden Fenârîzâde Ali…

1 ay ago

Timur Han’ın Hindistan Seferi

Ordusu, müneccimlerin vereceği haberi beklerken o, okuduğu âyet-i kerîmelerle askerlerine en büyük dayanağı sağlamıştı…

1 ay ago