Medeniyet namına dünyaperest olsa da Avrupa’nın görünürde elde ettiği başarının arkasında hemen daima “kitap” var. Fakat memleketimizde ne hakikate hakkıyla saygı duyuyoruz, ne kitaba; dolayısıyla ne de kütüphaneye!
Eğitim-öğretim dendiğinde akla ilk gelen şey herhalde kitaplar olur. Nitekim medeniyet ve kültürün hamurunu yoğuran da ancak kitaptır. Bugün memleketimizde gerek resmi ve gerekse gayr-ı resmi makam ve kurumların, toplumun maddi-manevi refahına vesile olacak “kitap”ı ne kadar önemsedikleri, insanımız için okumak ve okutmak adına ne derece imkân sağladıkları muhakkak sorgulanmalı.
Yazının devamını Yedikıta Dergisi 69. sayısından (Mayıs 2014) okuyabilirsiniz.
Anadolu’nun Kafkaslara açılan kapısı Kars, Kırım Harbi’nde destansı bir mücadeleye sahne olmuştu. Rus ordusunun bütün…
Andree ve iki yol arkadaşı, 1897 yılında hidrojenle dolu balonlarıyla Kuzey Kutbu’nu aşmayı hayal ederek…
Medine-i Münevvere’nin su ihtiyacının temin edilmesi için, Emevîler devrinde, birtakım çalışmalar yapıldı. Şehrin yakınlarında bulunan…
Bu defa yönümüzü, Aydın’ın kalbinde yer alan asırlık bir yapıya çeviriyoruz: Cihanoğlu Camii…
Buyurunuz, Yahya Efendi’nin sadece Beşiktaş sırtlarını değil, gönülleri de yeşerten menkıbesini satırlarda arayalım…
Rumeli’ye geçişin kahramanlarından Gazi Süleyman Paşa, Osmanlı tarihine “Rumeli Fatihi” olarak adını yazdırırken; Osmanlı neferlerinden…