Dünyanın İlk Çevre Nizamnamesi

Şüphesiz, çağımızın en büyük problemlerinden biri de çevre kirliliği… Sorunu çözmek için gayret gösteriliyor gibi görünse de hunharca kirletilmeye devam ediliyor dünyamız. Her şeyde güzeli, en güzeli yapmaya çalışan atalarımız, çevre kirliliği ve tabiat güzelliği hakkında birtakım çalışmalar yapmıştır. Hatta denilebilir ki dünyanın ilk temiz çevre nizamnamesi, Osmanlı’ya aittir. Savaşların ve işgallerin yaşandığı bir devirde, çevre temizliği, tabiatın tahrip edilmemesi ve doğal dengenin korunması hakkında ecdadımızın söyleyecekleri var…

Allahü Zülcelal Hazretleri, Kur’ân-ı Kerîm’de, insanlara tabiatta var olan denge ve ölçüyü, şu âyet-i kerîmelerle bildirirken, dengenin bozulmaması hakkında bizleri uyarmaktadır.

“Muhakkak ki biz her şeyi bir kader -muayyen bir ölçü- ile yarattık.” (Kamer Suresi, 49. âyet-i kerîme),

“Yeryüzünü de yaydık ve onda sabit dağlar bıraktık ve onda her bir ölçülmüş şeyden bitirdik.” (Hicr Suresi, 19. âyet-i kerîme)

“Sakın dengeyi bozmayın!” (Rahman Suresi, 8. âyet-i kerîme)

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de hadîs-i şerîflerinde, insanlara güzel muamele olunmasını emrettiği gibi; hayvanlara, bitkilere hatta cansız varlıklara bile iyi davranmayı emretmiştir.

“Sakın yolun ortasında konaklamayın ve orada namaz kılmayınız. Çünkü orası, yılanların ve yırtıcı canavarların sığınağıdır…” (Yani gece vakti onlar seyir kolay olduğu için anayollara çıkarlar, insanların döktüklerinden rızıklarını ararlar.)

“Lânete maruz kalacağınız üç şeyi yapmaktan sakının: Pınar başlarına, yol ortasına ve insanların gölgelendiği yerlere abdest bozmayın!” hadîs-i şerîfleriyle, insan ve hayvanlara eziyet verilmemesini isteyen Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.), birçok hadîs-i şerîfinde de ağaç dikmenin faziletini, bitkilerin korunmasını hatta hayvanlar için ağaçtan yaprak düşürürken ağaca yumuşakça vurulmasını istemiştir. Kısacası İslâm dini, insan hayatının önemli bir parçası olan çevre üzerinde fazlasıyla durmakta ve çevreye karşı gerekli saygının gösterilmesini istemektedir.

Yazının tamamını Yedikıta Dergisi 175. sayısından (Mart 2023) okuyabilirsiniz.

Salih Çavdır

Recent Posts

Reval Görüşmeleri (1908)

Haziran 1908’de Baltık Denizi kıyısındaki Reval şehrinde, İngiltere’nin kral ve kraliçesi ile Rusya’nın çar ve…

3 hafta ago

Cüzzamlılar

Avrupa’da yaygın olan cüzzam hastalığı, haçlıların Kudüs’ü işgaliyle başka coğrafyalarda da görülmeye başlamıştı. Bu hastalığı…

3 hafta ago

Betona Gömülen Hatıralar

Toprak, bir milletin hafızasıdır. O hafızanın en derin satırlarını ise mezar taşları yazar. Her biri…

3 hafta ago

Sakarya Nehri’nin Doğduğu Topraklarda Bir Osmanlı Mirası Mahmudiye ve Çifteler

Eskişehir’in doğusunda, Sakarya Nehri’nin sessiz pınarlarından hayat bulan verimli bozkırlarda, iki kardeş ilçe yükselir: Çifteler…

3 hafta ago

Fatih Sultan Mehmed Han’ın Sırtını Yasladığı Âlim Fenârîzâde Ali Çelebi

Sultanların saltanatına değer katan seçkin âlimlerden biri de, Sultan Fatih’in en büyük destekçilerinden Fenârîzâde Ali…

3 hafta ago

Timur Han’ın Hindistan Seferi

Ordusu, müneccimlerin vereceği haberi beklerken o, okuduğu âyet-i kerîmelerle askerlerine en büyük dayanağı sağlamıştı…

3 hafta ago