İslâm tarihinde Hz. Ömer’den (r.a.) ve Hz. Osman’dan (r.a.) sonraki üçüncü büyük fetih hareketini sürdüren Hz. Muaviye (r.a.), aynı zamanda devlet kurumlarını şekillendirerek asırlar boyu sürecek olan geleneklerin temellerini atıyordu. Müslümanlar bir taraftan Bizans gibi bir güçle mücadele ederken diğer taraftan hiç görmedikleri coğrafyalarda, hiç tanımadıkları milletlerle karşılaşıyor ve onlara İslam’ı tebliğ ediyorlardı…
Kıbrıs’ın fethi ile birlikte Müslümanlar, Akdeniz’i daha yakından tanıma imkânı buldular. Hz. Muaviye (r.a.), Kıbrıs’ı alarak hasımlarının denizlerde de mağlup edileceklerini göstermişti Müslümanlara. Bundan sonra Akdeniz’de Müslüman donanması yüzmeye başlamış, Akdeniz, hâkimiyet mücadelesi sahasına dönüşmüştür.
Müslümanlar, i’lâ-yı kelimetullah uğrunda cihad etmişler, Akdeniz’de Bizans’a üstünlük sağlayarak deniz yoluyla İstanbul’a ulaşmak gayesinde olmuşlardır. Peygamber Efendimiz’in mübarek sözlerini, kendilerine ilham alarak hareket eden Hz. Muaviye (r.a.), ve Ashab-ı Kiram hazeratı, asıl hedefleri olan İstanbul’u fethederek hadîs-i şerîfe nail olmak istemişlerdir. Bu gaye doğrultusunda hareket eden Müslümanlar Kıbrıs zaferinin ardından tahkim ettikleri Mısır ve Suriye’deki üslerden deniz seferleri düzenlemeyi sürdürdüler.
Kıbrıs’ın fethinden bir yıl sonra Suriye sahillerindeki Arvâd Adası fethedilmiştir. Hz. Muaviye (r.a.) tarafından görevlendirilen Cünâde bin Ebû Ümeyye (r.a.) komutasındaki İslâm donanması, 656 senesinde adayı ele geçirmiştir. Ada halkıyla cizye antlaşması yapılmış, ordu elde edilen ganimetlerle Şam’a dönmüştür. Hz. Muaviye (r.a.), bu ganimetlerden bir kısmını hilafet merkezine, Hz. Osman’a (r.a.) göndermiştir.
Akdeniz harekâtına durmaksızın devam eden Hz. Muaviye (r.a.), bu defa Rodos’a sefer düzenlemişti. Öte yandan Cünâde bin Ebû Ümeyye (r.a.) ve Abdullah bin Kays (r.a.), Malta ve Girit adalarına da çıkarmalar yapmışlardır. Bununla yetinmeyen Hz. Muaviye (r.a.), Müslüman donanmasını daha da ileriye Sicilya Adası’na kadar göndermiştir. Müslümanlar, Sicilya kralını İslâm’a davet etmişler, kralın İslâmiyet’i kabul etmemesi üzerine Sicilya sahillerine çıkarma yapmışlardır. Bu girişimlerle Sicilya’nın fethi gerçekleşmese de adadan önemli ölçüde ganimet elde edilmiş, çok sayıda esir alınmıştır.
Kapak yazısının tamamını Yedikıta Dergisi 191. sayısı (Temmuz 2024) okuyabilirsiniz.
Kore Savaşı'ndaki Türk askerin disiplin ve dirayeti, Amerikan ordusunun oldukça dikkatini çekmiş ve araştırma konusu…
Roger de Flor... Kimi zaman iyi bir kumandan, kimi zaman bir hain olarak anıldı. Bir…
Tarih kitapları, kar hakkında bilgi verirken daha çok onun olumsuz rolünden bahsederler ve bu konuya…
Şimdi bu dönüşümün ortasında, eski ve yeni Trabzon arasında bir köprü kurarak; anılarımı ve şehri,…
Bazı mürekkepler vardır ki çok iz bıraksalar da kendileri görünmezler. İsimleri satır aralarında gizli kalmış,…
Tarih sahnesinde öyle devirler vardır ki yalnızca kılıçla değil, kalemle de hüküm sürülür. Selçuklu asrı,…