“Akılsız ve fanatik kişiler kendilerinden son derece emindirler. Buna karşılık zeki insanlar sürekli araştırma içindedirler.” şeklinde bir tesbitte bulunulmuştur ki tarihte böyle tiplerden pek çok örnek vardır. Biz, tarihimizde bir şekilde hayatımıza girmiş olan birinden bahsedeceğiz…
Osmanlı tarihinde orduda görev yapan iki Macar topçu ustası vardır. İlki, döküm ustası Urban’dır. İstanbul’un fethinde; Bizans’tan kaçarak Sultan Fatih’e sığınmış ve büyük vaatlerle bir top dökmüştü. Yaptığı balistik bir hatadan mı, barutu fazla kaçırmaktan mı bilinmez, döktüğü topla birlikte ilk atışta havaya uçmuştu. Diğeri ise 1700’lü yıllarda İstanbul’a gelmiş olan Baron de Tott idi.
Baron de Tott, Batı’da gelişen teknoloji konusunda bizi bilgilendirsin diye davet edilmişti. Eniştesi, devrin İstanbul’daki Fransız büyükelçisiydi.
Sultan Üçüncü Mustafa Han’ın açtığı ve modern usulde tedrisat yapan Mühendishane’de (şimdiki İstanbul Teknik Üniversitesi) ders verdi. Ağır toplar yerine beygirlerle çekilebilen hafif toplar döktürülmesine yardımcı oldu. Levanten bir ailenin kızıyla evlendi. Biraz Türkçe öğrenerek sefaret tercümanlığı bile yaptı.
Baron de Tott, İstanbul’da uzun süre kalmasına rağmen Türkçeyi öğrenemediği hâlde sefaret tercümanlığı yapması, sevgili eniştesinin ikramıydı.
Bu zaman zarfında gördüklerini anlattığı Memoires sur les Turcs et les Tartares (Türkiye ve Kırım Hatıraları) kitabı, tarihçiler için değerli bir kaynak olarak görülür. Ancak burada fanatikçe kurduğu cümleler, Osmanlı’yı tenkit etmek isteyenler için malzeme olmuştur.
Yazının tamamını Yedikıta Dergisi 200. sayısından (Nisan 2025) okuyabilirsiniz.
Kore Savaşı'ndaki Türk askerin disiplin ve dirayeti, Amerikan ordusunun oldukça dikkatini çekmiş ve araştırma konusu…
Roger de Flor... Kimi zaman iyi bir kumandan, kimi zaman bir hain olarak anıldı. Bir…
Tarih kitapları, kar hakkında bilgi verirken daha çok onun olumsuz rolünden bahsederler ve bu konuya…
Şimdi bu dönüşümün ortasında, eski ve yeni Trabzon arasında bir köprü kurarak; anılarımı ve şehri,…
Bazı mürekkepler vardır ki çok iz bıraksalar da kendileri görünmezler. İsimleri satır aralarında gizli kalmış,…
Tarih sahnesinde öyle devirler vardır ki yalnızca kılıçla değil, kalemle de hüküm sürülür. Selçuklu asrı,…