İlk Defa

Evliya Çelebi’nin Bilinmeyen El Yazısı

Evliyâ Çelebi, seyahatleri esnasında uğradığı yerlerdeki mekânların uygun yerlerine bazen bir mısra, bazen bir kıta, bazen de ismini ve ziyaret ettiği yılı yazarak bir iz bırakmıştır. Seyahatname’nin birçok yerinde bunlardan bahseder. Bu yazılardan en son keşfedileni ise Karaman Pir Ahmed Efendi Camii’ndedir…

İnsanlar, dünyadan ayrıldıkları zaman hayırla yad edilecek iyi bir eser bırakmak isterler. Evliyâ Çelebi’nin hayırla anılacak en büyük eseri şüphesiz ki Seyahatname’sidir. Bunun yanında Evliyâ’nın, seyahat ettiği yerlerde bıraktığı izler de vardır. Uğradığı yerlerde bazı mimari eserlerin belirli yerlerine bir yazı veya işaret bırakmak onda bir tutku halini almıştır. Bu makalemde Evliyâ’ya ait bu yazılardan daha önce bilinen 4 adet duvar yazısına ek olarak, bilinmeyen başka bir duvar yazısını tanıtarak Evliyâ Çelebi araştırmalarına katkı yapmayı ümit ediyorum.

Seyahatname’de İşaretlenen Duvar ve Ağaç Gövdesi Yazıları

Evliyâ Çelebi, seyahatleri esnasında uğradığı yerlerdeki mekanların uygun yerlerine bazen bir mısra, bazen bir kıta, bazen de ismini ve ziyaret ettiği yılı yazarak bir iz bırakmıştır. Seyahatname’nin birçok yerinde bunlardan bahseder. Dankoff, Seyahatname’de basit şiir ve yazı dediği 30’a yakın duvar yazısının listesini vermiştir. Evliyâ, yukardaki yazılarda sadece zamana ve mekâna uygun olan şiirleri yazmıştır. Bunlara ek olarak Seyahatname’de ismini yazdığını belirttiği başka hatıra yazılar da yazmıştır. Bunlardan birkaç örnek vermek gerekirse:

1. Edirne

Osman Baba Tekkesi

Merhum Melek Ahmed Paşalı seyyâh-ı âlem

Evliyâ rûhıyçün Allah rızâsına fâtiha

Sene 1081

2. Elbasan / Arnavutluk

Gazi Sinan Paşa Camii.

Evliyâ Çelebi, bu caminin duvarlarının dünyanın çeşitli yerlerinden gelen ziyaretçiler tarafından yazılarla doldurulduğunu, yazı yazacak ufak bir yer bile kalmadığını ve kendisinin de bir köşeye bir beyit yazdığını söyleyip:

“Ketehebu Seyyâh-ı âlem Evliyâ sene 1081 deyü tenmik etdik” diye yazar.

Bu cami, Enver Hoca zamanında Elbasan’daki diğer camilerle birlikte yıkılmıştır.

Yazının devamını Yedikıta Dergisi 32. sayısından (Nisan 2011) okuyabilirsiniz.

 

Önceki MakaleSonraki Makale

1 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir